Bodrum’da kayyım atamalarına sert tepki “KAYYUMA BAŞVURMAK SİYASİ TÜKENMİŞLİĞİN GÖSTERGESİDİR”

Muğla’nın Bodrum ilçesinde bugün akşam düzenlenen “Belediyeler Bizimdir “ eyleminde kayyım atamalarına sert tepki gösterildi.

Bodrum’da kayyım atamalarına sert tepki “KAYYUMA BAŞVURMAK SİYASİ TÜKENMİŞLİĞİN GÖSTERGESİDİR”
Bodrum’da kayyım atamalarına sert tepki “KAYYUMA BAŞVURMAK SİYASİ TÜKENMİŞLİĞİN GÖSTERGESİDİR”

Muğla’nın Bodrum ilçesinde bugün akşam düzenlenen “Belediyeler Bizimdir “ eyleminde kayyım atamalarına sert tepki gösterildi.

Muğla’nın Bodrum ilçesindeki Belediye Meydanı’nda bugün akşam saatlerined Emek ve Demokrasi Platformu tarafından düzenlenin “İradene Sahip Çık- Belediyeler Bizimdir” eylem ve basın açıklamasına ilçedeki 15’e yakın siyasi parti ve STK üyeleri katıldı.

Meydanda ellerinde Belediyeler Bizimdir Gaspa İzin Vermeyeceğiz yazılı pankart ve İradene Sahip Çık Dur De, Halk İradesi Gasp Edilemez, Feministler Kayyıma Hayır Diyor yazılı dövizlerle gelen yaklaşık 100 eylemci sık sık Faşizme Karşı Omuz Omuza, Direne Direne Kazanacağız, Gün Gelecek AKP Halka Hesap Verecek sloganları attı.

KÜRT HALKINI DEMOKRATİK SİYASETTE TASFİYE ETMEK İSTİYORLAR

DEM Parti Bodrum İlçe Başkanı Hülya Bayar yaptığı açıklamada “AKP-MHP iktidarı Hakkari ve Esenyurt’tan sonra bugün sabah saatlerinde de Mardin Büyükşehir Belediyesi, Batman Belediyesi ve Urfa Halfeti Belediyesini gasp etti. Bu darbenin, 4 Kasım 2016’da Kürt halkının iradesine yönelik gerçekleştirilen Meclis darbesinin yıldönümünde gerçekleşmiş olması manidardır. Kürt halkını demokratik siyasette tasfiye etme saldırılarının 1994’ten beri devam eden iflas etmiş 30 yıllık tekrarıdır” ifadelerini kullandı.

 

KAYYIMA BAŞVURMAK SİYASİ TÜKENMİŞLİĞİN GÖSTERGESİDİR

Bayar açıklamasının devamında ise Bir kez daha ifade edelim ki bu saldırı halk iradesine yönelik gerçekleştirilmiş açık bir darbedir. Daha önce gerçekleştirilen kayyım darbeleri halk tarafından reddedilmiş, kayyım pratiği seçimlerde büyük bir yenilgiye uğramış ve halk kendi iradesini partimizden yana kullanmıştır. Her seçimde yenilgiye uğrayan kayyım darbesinde ısrar etmek, siyasi tükenmişliğin göstergesidir. AKP-MHP iktidarı, seçimle kazanamadığını yargı ve kolluk marifetiyle ele geçirme alışkanlığını ve kayyım darbesini bir rejime dönüşmüştür. Bu saldırı, aynı zamanda Kürt halkının seçme ve seçilme hakkına büyük bir saldırıdır. Halkın doğrudan katılımının olduğu yerel yönetimlerin, belediyelerin ablukaya alınması ve adeta karakola çevrilmesi, mevcut siyasi rejimin demokratik meşruiyetinin bittiğinin açık ilanıdır.Vesayetle ve darbelerle mücadele ettiğini söyleyenlerin bizzat katıksız birer darbeciye dönüşmüş olması ibretlik bir durumdur. Bu topraklarda zorbalık ve zulümle hiçbir iktidar abat olmamıştır, olmayacaktır da. Türkiye halkları bu zorbalığa asla boyun eğmeyecektir. Son yerel seçimlerde, iktidar bu pratikleri nedeniyle büyük kaybetmiştir ve bu yöntemde ısrar ettikçe de daha büyük kaybedecektir.

 

ÇÖZÜM VE BARIŞ İÇİN EL UZATILMASINI BEKLERKEN HALKIN İRADESİNE EL UZATILMIŞTIR

Bayar  sözlerini “Biz çözüm ve barış için el uzatılmasını beklerken, halkın iradesine el uzatılmıştır. Biz sorunların diyalog ve müzakereyle çözülmesini beklerken, halkın çözüm beklentilerine tuzak kurulmuştur. Asla boyun eğmeyeceğiz, asla mücadeleden geri durmayacağız. Eğer iktidar iflas etmiş bu yöntemlerle başarılı olacağını düşünüyorsa çok büyük yanılacaktır. Halkımız da her şart ve koşulda kendi iradesine sahip çıkacaktır.” Diyerek tamamladı.

 

“KAYYIM DARBESİNE KARŞI ORTAK MÜCADELE ŞART"

 Emek  Partisi üyesi Yüksel Okyay ise yaptığı açıklamada “31 Mart 2024 Yerel Seçimlerinin ardından Hakkari ile başlayan, Esenyurt ile devam eden Saray iktidarının kayyım darbesine bu sabah itibariyle Mardin Büyükşehir Belediyesi, Batman Belediyesi ve Halfeti Belediyesi de eklendi.DEM Partili; Mardin Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Başkanı Ahmet Türk, Batman Büyükşehir Belediyesi Başkanı Gülistan Sönük ve Halfeti Belediyesi Eş Başkanı Mehmet Karayılan görevden alındı.Tek adam iktidarının, kendi bekası için seçme ve seçilme hakkının yok sayıldığını önceki seçimlerin ardından da görmüştük. 1 Ekim’den itibaren iktidar cenahının ‘barış’ söylemlerini kullanarak, ‘uzatılan Devlet elinin tutulmasını’ bir tehditle dile getirmesinin ardından o elin içinde nelerin saklı olduğu çok geçmeden daha net görüldü.Tek adam iktidarı için temel strateji, tüm devlet imkanlarını, iktidar medyası ve yargısını kullanarak muhalefetin zayıflatılması ve bölünmesidir. Bunun için temel argüman da “terörle mücadele”dir. İktidar, delil gibi gerekçeleri ayrıntı olarak görmekte ve tamamen kendi iktidarının devamını garantiye almaya yönelik “terörle mücadele” manipülasyonuyla siyasal alanı dizayn etme girişimlerini sürdürmektedir. Kayyım darbesi bu amaç için kullanılan başlıca yöntemlerden biridir.Tek adam iktidarının bu taarruzu karşısında muhalefet güçlerinin en geniş zemindeki ortak mücadelesi hayati önemdedir. Seçimlerin iktidarın kaybettiği sonuçlarını iptal etmek anlamına gelen kayyım politikası, özünde seçimleri de anlamsız hale getirmeye doğru genişlemektedir.Dokunulmazlıkların kaldırılması için o dönem sergilenen tutumun sermayenin en gerici ittifakının yolunu nasıl temizlediği unutulmamalı ve gerçek bir demokrasi mücadelesinde ortaklaşma tutumuyla hareket edilmelidir.Kayyım darbesine karşı ortak bir mücadele hattının oluşturulması, demokratik bir ülkenin inşası açısındandır elzemdir. Halklarımız bu darbeci iktidara, bu zulüm ittifakına boyun eğmeyecektir” dedi.

Meydandakiler eylemlerini Çav Bella şarkısını söyleyerek sonlandırdı.