Bodrumlu avukatlardan adli yıl açılışında insan, hayvan, doğa, çevre ve adalet vurgusu

Muğla’nın Bodrum ilçesinde adli yıl için adliye önünde tören düzenleyen Bodrumlu avukatlar yeni çıkarılan yasaların, insan, doğa, hayvan haklarını yaşamsal tehlikeye attığını belirterek sert tepki gösterdi. Baro Temsilcisi Onursal Özbek yaptığı konuşmada “ Yaşam hakkı sadece bizler için değil, doğa ve hayvanlar için de kutsaldır. Oysa bu yıl yürürlüğe sokulan yasalarla artık ne doğa ne de hayvan sevgisi olmayan bir ülkeye dönüşmüş durumdayız. Bu nedenle hayvanıyla, bitkisiyle, çiçeğiyle, böceğiyle, insanıyla birlikte bu güzel coğrafyada, hepimiz için adil ve yaşanası bir ülke istemeye devam edeceğiz” dedi.

Bodrumlu avukatlardan adli yıl açılışında insan, hayvan, doğa, çevre ve adalet vurgusu
Bodrumlu avukatlardan adli yıl açılışında insan, hayvan, doğa, çevre ve adalet vurgusu

Muğla’nın Bodrum ilçesinde adli yıl için adliye önünde tören düzenleyen Bodrumlu avukatlar yeni çıkarılan yasaların, insan, doğa, hayvan haklarını ölümcül tehlikeye attığını belirterek sert tepki gösterdi.

Adliye önünde düzenlenen ve yaklaşık 150 avukatın katıldığı törende saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasından sonra Baro Temsilcisi Avukat Onursal Özbek  konuşma yaptı.

Özbek konuşmasında yeni çıkarılan yasalarla insan yaşamı, hayvan hakları, doğa, orman ve çevrenin olumsuz etkileneceğini belirterek şunları söyledi.

 

(Onursal Özbek)

AVUKATLAR RİSK ALTINDA OLAN MESLEK GURUPLARININ İLK SIRALARINDA

***Ülkemizde avukatlar, mesleki faaliyetleri nedeniyle dosyaların tarafı haline getirilmekte, öldürülmekte, yaralanmakta, tehdit, hakaret, baskı ve engellemelere maruz kalmaktadır. Avukatlara yönelik bu saldırılar, aynı zamanda avukatlık görevine, yargının kurucu unsurlarından biri olan savunmaya, adil yargılanma hakkına ve adaletin tesisine yönelik saldırılardır.

13 Mayıs 2014 tarihinde Manisa'nın Soma İlçesi'ndeki yeraltı kömür ocağında meydana gelen faciada, aralarında 5 maden mühendisinin de bulunduğu 301 maden emekçisi yaşamını yitirmiştir. Meydana gelen facia; Dünya madencilik tarihinin en acı olaylarından biri olarak kayıtlara geçmiştir.

Selçuk Kozağaçlı ve Can Atalay, Soma madencilerinin avukatıydılar. 2025 yılı itibarıyla, 301 işçinin hayatını kaybetmesine sebep olan bu facianın müsebbiplerinden hiçbiri cezaevinde değil. En yüksek cezayı alan sanık olan ve Maden Ocağı’nın bağlı bulunduğu Soma Holding’in CEO’su Can Gürkan, faciada ölen madenci başına altı gün hapis yattıktan sonra, 2019 yılında tahliye oldu.

Tutuklu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun  avukatı olan Av. Mehmet Pehlivan’ın keyfi olarak tutuklanmıştır.

 

***Bu örneklerde de görüleceği gibi, avukatlar, mesleki faaliyetleri nedeniyle en fazla risk altında bulunan meslek grupları arasında ilk sıralarda yer almakta, çoğu zaman müvekkiliyle özdeşleştirilmektedir. Avukatların korunmasını sağlayabilecek politikalar ve yasal düzenlemelerin acilen hayata geçirilmesi gerekmektedir.

 

NE DOĞA NEDE HAYVAN SEVGİSİ OLMAYAN BİR ÜLKEYE DÖNÜŞMÜŞ DURUMDAYIZ

***Yaşam hakkı sadece bizler için değil, doğa ve hayvanlar için de kutsaldır. Oysa bu yıl yürürlüğe sokulan yasalarla artık ne doğa ne de hayvan sevgisi olmayan bir ülkeye dönüşmüş durumdayız. Sokak hayvanlarının rehabilite edilenlerinin dahi barınaklardan bırakılması halinde belediyelere hayvan başına 72 bin TL gibi astronomik bir ceza uygulamaya geçmiştir. Ülkemizdeki toplam barınak sayısı 322, toplam sokak hayvanı sayısı ise 4 Milyonun üstündedir.

Yani aslında belediyelere “sokak hayvanlarını öldürün” mesajı verilmektedir.

 

300 BİN MADEN İŞLETME RUHSATI VERİLDİ, HAYVANLARIMIZ GİBİ DOĞAMIZDA YOK EDİLMEKTE

***Hükümet, Türkiye'nin doğasını, meralarını, tarım alanlarını, temiz su kaynaklarını, ormanlarını koruyabilmek için cumhuriyet tarihi boyunca çıkarılan tüm kanunları ve imzaladığı uluslararası sözleşmeleri ihlal ederek yeni bir “Zeytin Yasası” çıkarttı. Zeytinliklerin madencilik faaliyetlerine açılmasını da içeren kamu yararı değil maden ve enerji şirketlerinin çıkarlarını gözettiği şüphesizdir. 2000 yılına kadar verilen maden işletme ruhsatı sayısı 1.300 iken son yirmi yılda verilen işletme ruhsatı sayısı 300.000. Bu sayılara arama ruhsatları dahil değil. Korkunç bir rakam.Yani tıpkı hayvanlarımız gibi, doğamız da yok edilmekte.

 

**Bu nedenle hayvanıyla, bitkisiyle, çiçeğiyle, böceğiyle, insanıyla birlikte bu güzel coğrafyada, hepimiz için adil ve yaşanası bir ülke istemeye devam edeceğiz.