Orman Yangınları’nda can kaybı çok büyük !
Haluk Ortaç yazdı:Muğla, Çanakkale, Manisa ve İzmir de çıkan yangınlar korkuttu, üzdü, zarar verdi.

“Hiç orman yangını gören var mı? Yanarken ağaçlar da insanlar gibi çığlık çığlığa ağlarlar.”
~Yaşar Kemal
Çanakkale de sonra Manisa’da İzmir de çıkan yangınlar korkuttu, üzdü,zarar verdi.
Yine onlarca dekar orman varlığımız,makilik alanlarımız yandı,tahrip oldu.
Yaşam kaynağı olan ormanlarımız ,
bu yılda kaldığı yerden yine yanmaya devam etti ediyor,edecek.
Yangınlar karşısında en kıdemli görevli ve sorumlu yine bu yılda aynı demeci tekrar verdi.
“ YANGINLARDA CAN KAYBIMIZ YOK. “
şükürler olsun !
İnsan kaybı olmaması tabikine sevindiricidir.
Peki,
her yangında yaşandığı gibi son yangınlarda da;
Ormanı orman yapan milyonlarca CANLI / CANSIZ kadim dostluklar,ortaklıklar bozuldu,öldü ,yine yok oldu.
Pek bu kayıplara ne demeli?
Yangınlar orman ekosistemini tümden etkiliyor.
Orman yangınları, yüz binlerce ağacın, ot ve çalının kül olması, milyonlarca böceğin, binlerce kuşun, memelinin, sürüngenin yanarak yaşamlarını yitirmesi, yaşam alanlarının bozulması, orman ekosistemlerinde yaralar açılması anlamına geliyor.
Yanan ağaçlar ve hasar gören kırılgan toprak ile birlikte tüm orman ekosistemi olumsuz yönde etkileniyor, peki bunlara ne demeli?
Büyük bir bölümü ;
yazları sıcak ve kurak geçen Akdeniz iklimi etkisinde olan Türkiye’de, ormanların %60’ı yüksek yangın riski altında bulunuyor. Kahramanmaraş'tan başlayıp Akdeniz ve Ege'yi takiben İstanbul'a kadar uzanan 1700 km'lik sahil bandının 160 km. derinliğindeki bölümü yangın açısından riskli bölgeler içinde yer alıyor. Bu alanda yayılış gösteren 12 milyon hektar orman alanı ise yangına karşı birinci derecede hassasiyet taşıyor.
Bu fiili ve bilimsel gerçekler karşısında ve yılların yangın yaşanmışlıkları , deneyimlerine rağmen ormanlarımız halen çok basit nedenler ile yanıyor / yakılıyor.
Son 35 yılda yangın sayılarının ve alanlarının giderek artması, bu yıllarda yaşanan küresel ısınma sonucu en sıcak yıllar olması ile de ilişkili.
İklim değişikliğine bağlı olarak orman yangınlarının gelecek yıllarda da artacağı tahmin ediliyor
Orman yangınlarının nedeni ,
ihmal, dikkatsizlik, ,önlem almama,rant yaratma,kasten, yasal boşluklar ,aşırı sıcaklar her ne olursa olsun öncelikle ve acilen
siyasal iktidarlar ve yasaları doğadan yana ;
güçlü-bilimsel-gerçekçi ve samimi -koruyucu -rant yaratmayan ve kalıcı politikalar üretmelidirler .
Sebep, sonuçları ve çözümleri böylesine açık anlaşılır olmasına rağmen;
bizler halen çözümden uzak, alınamayan çıkarılmayan dersler ile yeni yangınları bekliyoruz.
Yanan orman sonrasında,
yeni bir imar alanı müjdesi veren veya otel yapımı/açılışını haber eden karikatürlere bakıp trajikomik hallere bürünüyoruz.
İnsani değerleri,
Ekonomik,politik,kültürel ve sosyal alanlarda bıktırırcasına yok eden yılların politik anlayışı,
Orman yangınlarında “ insan” ı hatırlayıp vicdani değer ölçüsü yapması , demeçlere dönüştürmesi ,gerçekleri perdelemesi inandırıcı olmadığı gibi,doğa da yaşayan yangında öten tüm canlılar içinde utanç kaynağıdır.
Artık ne zaman, ne de tahammül kalmıştır.
Yanan yerleri ağaçlandırıyoruz söylemleri de inandırıcılığını artık kaybetmiştir .
Dikilen fidanların ormana dönüşmesi en az yüzyıl sürecektir.Doğa son sözünü söylemeye başlamıştır.
Daha fazla zaman kaybetme lüksümüz kalmamıştır.