Haluk Ortaç yazdı “RAHAT BIRAKIN BENİ !“ Orman yangınlarının ardından Yağmurlarda başlamışken “

Bu yılda her yıl olduğu gibi yandım,yakıldım.  Nedenleri artık herkesçe malum.

Haluk Ortaç yazdı “RAHAT BIRAKIN BENİ !“ Orman yangınlarının ardından Yağmurlarda başlamışken “
Haluk Ortaç yazdı “RAHAT BIRAKIN BENİ !“ Orman yangınlarının ardından Yağmurlarda başlamışken “

Bu yılda her yıl olduğu gibi yandım,yakıldım.

 Nedenleri artık herkesçe malum.

Orman yangınları biter mi, veya azalır mı, kalıcı ciddi önlemler alınır mı ? Bu kafayla HAYIR .

 

Yine yanar-yakılırız,

Şükürler olsun insan can kaybımız yok deriz,unutur ve geçeriz.

 

Ormanı orman yapan milyonlarca CANLI / CANSIZ onlarca yılın biriken kadim dostlukları, ortaklıkları bozulur,ölür,yine  yok olur giderler.

 

Türkiye’de ormanların %60’ı ,

yazları sıcak ve kurak geçen yağışlarında giderek azaldığı Akdeniz iklim örtüsü altındadır.

 

İklim değişikliği sonuçlarının giderek artmasıyla, daha yüksek yangın riski altında bulunmaları da başka bilimsel bir doğrudur.

 

Bu gerçekler ile;

Yangın sonrasını iyi düşünmek ve planlamak ve çalışmak çok önemlidir.

 

Yanan yerleri;

Doğayı ormanları seven, koruyan, çalışan veya üzüntünün verdiği telaş hatta bir özeleştiri yapmak istercesine yanan yerlere koşan özverili insanlarımız ,

acele etmek yerine doğayı bir süre

rahat bırakmalıdırlar.

Yanan orman alanları ekolojik olarak orman niteliğini kaybetmezler bilinci ile;

Doğaya hükmetmeye çalışmadan,ıslah etmeye kalkmadan ve ormanın kendini yenileme hakkını gözeterek ,

doğanın  kendine özgü kuralları, ekosistem dizilimi ile kendi bildiği gibi doğruyu bulmasına yardımcı olmak gerekmektedir.

 

Yanan orman alanlarına bir yıl dokunmayalım.

Tek bir fidan dikilmesine izin vermeyelim.

Bırakalım, orman kendini bildiği gibi yenilemeye çalışsın.

 

Fidanlarımızı bir yıl sonra yenilenmeyi beceremediği alanlara bir projesi kapsamında dikelim.

Yöre ,alan, iklim koşullarına uygun fidanları yetiştirmeye başlayalım.

Yangına dirençli ağaçlandırma projeleri hazırlayalım.

 

Yangınlar dan sonra,

Ağaçlar,bitkiler ve zemin, hayat veren toprak varlığı ve içindeki milyonlarca gözle görünen görünmeyen canlı yaşam  küllerinden doğmaya hazırdır.

İlk yağmurlarla birlikte sürgün vermeye,yeşermeye,

toprak altı börtü/böcek yeni yolları ile gün ışığına dönmeye hazırdırlar.