Zeynep Şenpınar (25), geçtiğimiz yıl erkek arkadaşı boksör Selim Ahmet Kemaloğlu tarafından 37 yerinden bıçaklanarak öldürüldü. Cinayetinin ikinci duruşması Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Selim Ahmet Kemaloğlu'nun SEGBİS ile katıldığı duruşmada, olay günü bölgeye giden polis memurları ve sağlık çalışanları dinlendi.

Davada olay günü yaşadıklarını anlatan polis memurları, pencereden eve girdiklerinde Selim Ahmet Kemaloğlu'nu göğsünde bıçakla, Zeynep Şenpınar'ı ise yüzüstü hareketsiz bulduklarını söyledi. Polisler, Kemaloğlu'nun göğsünden bıçağı çıkararak üzerlerine yürüdüğünü, dengesini kaybedince düştüğünü, daha sonra kontrol altına aldıklarını söylediler.

AKIL SAĞLIĞI RAPORU HENÜZ GELMEDİ

Katil zanlısı Selim Ahmet Kemaloğlu hakkında "Beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiyi canavarca hisle ve eziyet çektirerek öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet istemiyle dava açılmıştı. Katil zanlısı ilk duruşmada olayı hatırlamadığı ve psikolojik tedavi gördüğünü iddia etmiş, bunun üzerine mahkeme heyeti tarafından katil zanlısının 'Akıl sağılığı' raporu istenmişti. Sanığın muayenesinin yapıldığı fakat raporun henüz gelmediği öğrenildi.

ŞAHSI ETKİSİZ HALE GETİREN POLİSLER DİNLENDİ

İkinci duruşmada olay günü bölgeye giden ve Selim Ahmet Kemaloğlu'nu etkisiz hale getiren polis memurları olay günü yaşadıklarını anlattılar. Polisler, "Şüpheli ölüm anonsu ile olay yerine gittik. 112 ekipleri oradaydı. Apartmanın girişinde kan lekeleri vardı. Bodrum katına bizi ev sahibi yönlendirdi. Biz kapıyı çalınca içeriden kapı kilitlendi. Daha sonra arka taraftaki camı taşla kırarak içeri girdik. Odada Zeynep yüzüstü hareketsiz yatıyordu. Selim Ahmet Kemaloğlu ise göğsüne bıçak saplanmış halde sırt üstü yatakta yatıyordu" dediler.

"BIÇAĞI ÇIKARIP GELMEYİN DİYEREK ÜZERİMİZE YÜRÜDÜ"

"Sanık göğsüne saplı bıçağı çıkararak üzerimize yürüdü. Dış kapıyı kapatmaya çalıştı. Ayağımızı kapıyı kapatamasın diye kapının arasına koyduk. Ardından silahlarımızı çektik. Şahıs yaralı olduğu için biraz sendeleyince üzerine atladık ve sanığı etkisiz hale getirdik. Daha sonra içeri giren 112 ekipleri Zeynep Şenpınar'ın ex olduğunu söyledi. Selim Ahmet Kemaloğlu'nun sağlık ekipleri tarafından tedavisi yapıldı ve hastaneye kaldırıldı."

Polisler ifadelerinin sonunda Selim Ahmet Kemaloğlu'nu yere yatırdıklarında şahsın 'Ben öldürdüm, benim de yaşamaya hakkım yok. Bırakın öleyim' dediğini ifade ettiler. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilen dava tarihine ertelendi.

KARAR DURUŞMASI 20 NİSAN'DA

İkinci duruşmada sanık Selim Ahmet Kemaloğlu, telefon kayıtlarının dinlenmesini isteyerek, "Telefon kayıtlarının getirilmesini istiyorum. Benim psikolojimi bozmak için birileriyle işbirliği yapıp yapmadığı konusunun araştırılmasını istiyorum" dedi. Kemaloğlu'nun talebi reddelidi, duruşma 20 Nisan'a ertelendi.Zeynep Şenpınar'ın annesi Aruz Şenpınar da duruşma çıkışında, ""o katil ömür boyu içeriden çıkmasın. Orda çürüsün. Artık kadınlar ölmesin" dedi.

DURUŞMAYA KIZININ FOTOĞRAFI İLE GELDİ

Öte yandan duruşma öncesi STK temsilcileri adliye binası önünde protesto gösterisinde bulundu. Protestoya kızının fotoğrafı ile katılan anne Arzu Şenpınar, "Hep kadınlar ölüyor. Kadınlar ölmesin. Tek Zeynep değil, kadınlar ölmesin. Katil ömür boyu cezaevinde kalsın" dedi.

KADINLAR ORTA AÇIKLAMA YAPTI, CİNAYETLERİ KINADI

Adliye önünde toplanan Menteşe Kadın Platformu ile Eşitlik İçin Bodrum Kadın Platfordmu üyeleri Şenpınar’ın öldürülmesine sert tepki göstererek ortak basın açıklaması yaptı. Eşitlik İçin Bodrum Kadın Platformu üyesi Belgin Koç yaptığı açıklamada  "Bu gün burada eziyet çektirerek katledilen Zeynep'in davasına sahip çıkmak için geldik. Geçen celse bazı evraklar mahkemeye tarafından talep edilmiş olmasına rağmen,  ne yazık ki, ,ilk duruşmadan bu yana geçen 3 ay boyunca ilgili evrakın hazır edilemediğini öğreniyor ve yargılamanın uzatılmasına neden olan bu yaklaşıma da itirazımızı vurgulamak istiyoruz. Kadına yönelik erkek şiddeti  sistematik bir şekilde yaşanıyor.Kadına yönelik erkek şiddetinin bu kadar pervasızca yaşanıyor olmasının sorumlularının uygulanmayan yasalar ve cinsiyetçi yargılama ile yaklaşılan,erkek şiddetini meşru gösterme çabaları, politikaları ve yaklaşımlardır.yargılamadan İstanbul sözleşmesi hükümlerine bağlı bir yargılama yapmaları ve erkek failin kullandığı şiddeti mahkum etmeleridir. Mücadelemiz var olan yasaların cinsiyetçi uygulamalarına itiraz etmek ve  kazanılmış hakların tarafı olarak direnmektir. Dünya nüfusunun yarısını oluşturan kadın ve kız çocuklarının, şiddetsiz bir toplumda var olma ve koşulsuz şartsız yaşam hakkı hayata  geçirilmeden, eşit ve özgür bir dünyadan söz edemeyiz ve bunun için mücadelemizden asla vaz geçmeyeceğiz.Zeynep Şenpınar cinayeti de tüm kadın cinayetleri gibi kadınların sahiplendiği, sonuna kadar takip edeceği bir davadır.” dedi.