Bugun...



Muğla’nın suyunu termik santrallere değil halka verin, eylem ve basın açıklaması

Muğla Su İnsiyatifi’ne bağlı il ve ilçelerdeki çevre ve doğa örgütleri ile STK temsilcileri bugün Muğla İdare Mahkemesi önünde eylem ve basın açıklaması yaptı. Muğla’da doğal su kaynaklarının DSİ tarafından termik santrallere tahsisi nedeniyle halkın susuz kaldığı ve bu tahsislerin iptal edilerek doğal su kaynaklarının halkın kullanımına verilmesi istendi.

facebook-paylas
Güncelleme: 05-02-2024 16:28:34 Tarih: 05-02-2024 16:23

Muğla’nın suyunu termik santrallere değil halka verin, eylem ve basın açıklaması

Muğla Su İnsiyatifi’ne bağlı il ve ilçelerdeki çevre ve doğa örgütleri ile STK temsilcileri bugün Muğla İdare Mahkemesi önünde eylem ve basın açıklaması yaptı. Eyleme katılanlar Dereler Özgür Akmalıdır, Su Hayattır, Termiklerin Musluğunu Kapat, Su Tüm Canlıların Yaşam Hakkıdır, Devlet Su İşleri Bırak Bu İşleri,Termikler suyu Hem Kirletiyor Hem Tüketiyor, Yönetmeliği Uygula Suyu Termiğe Değil Halka Ver, Su  Yaşam Hakkıdır Ticarileştirilemez  yazılı pankart ve dövizler taşıdı.

 

İNSANLARIN KULLANACAĞI SUYU TERMİK SANTRELLERE VERDİLER AMA DİLEKÇELERE YANIT VERMEDİLER

Muğla Su İnsiyatifi adına açıklama yapan Sedat Yağcıoğlu “Davacıyız; Suyu, yaşam hakkını, hukuku savunuyoruz! Muğla'nın farklı bölgelerinden yurttaşlar, sivil toplum örgütleri olarak 9 Kasım 2023 tarihinde DSİ'ye dilekçeler verdik. Neydi talebimiz? Muğlalılar su sıkıntısı çekerken insanların, doğanın yaşam hakkı olan su termik santrallere soğutma suyu olarak veriliyor. Bu işte çok büyük bir yanlışlık, adaletsizlik ve vicdansızlık var. DSİ'ye verdiğimiz dilekçelerde bunları dile getirdik ve termik santralleri işleten şirketlerle yapılan su tahsisi protokollerini iptal etmesini istedik. Ancak 465 yurttaşın dilekçelerinin hiçbirine yanıt verilmedi. Bizler de yasal haklarımızı kullanarak bugün taleplerimiz doğrultusunda DSİ'ye İdare Mahkemesinde davamızı açtık, termik santrallere su tahsislerinin iptalini istedik. Yapılan hukuksuzlukları yeniden hatırlayalım: 2014 yılında termik santraller özelleştirilmeden hemen önce, Geyik Barajında toplanan yıllık 14.5 Milyon m3 suyun 9.5 Milyon m3'ünün Yeniköy TES'e soğutma suyu olarak verilmesine karar veriliyor. 2016 yılında yapılan diğer bir protokolle de Dipsiz kaynağından 650 lt/sn debisinde su Yatağan Termik Enerji A.Ş.’ye tahsis ediliyor. Bu sözleşmelerin imzalanmasının hemen sonrasında termik santraller özelleştirilerek yapılan bu protokollerde belirtilen miktarlarda suyun kullanım hakkı da termik santrallerin işletmesini alan şirketlere geçirilmişti. Bu iki termik santral, her yıl toplam 33,5 milyon m3 içilebilir kalitede su kullanmaktadır. Yani Bodrum Yarımadasında halk susuzluk çekerken, halkın ihtiyacı olan su miktarının iki katından fazlası bu iki santral tarafından tüketilmektedir” ifadelerini kullandı.

 

HALKIN İHTİYAÇLARI ÖNCELİKLİ OLMALI

 

Yağcıoğlu açıklamasının devamında ise, Su Tahsisleri Yönetmeliği’ne göre halkın ihtiyaçlarının karşılanması öncelikli olması gerekirken, suyun bu işletmelere tahsis edilmesi yönetmeliğe aykırı olduğunu belirterek “ Üstelik adı geçen termik santraller hakkında 1996 yılında Aydın İdare Mahkemesi tarafından kapatma kararı verilmiştir. Kapatma kararı daha sonra Danıştay'da onaylanmış, ancak kararın uygulanmaması üzerine davacıların konuyu AİHM'e taşıması sonucunda, Türkiye mahkemelerinin verdiği kapatma kararının uygulanması gerektiği, 2005 yılında AIHM tarafından da onaylanmıştır. Yönetmeliğe aykırı olarak yapılan su tahsisleri, söz konusu işletmelerin yasadışı faaliyet gösterdiği dikkate alındığında, hukuksuzluğun boyutu çok daha vahim hale gelmektedir. Bu işletmelerin yirmi sekiz yıldır yasadışı faaliyet sürdürmeleri, üstelik kamu kaynaklarının bu şirketlere aktarılmasının, anayasal hukuk devleti ilkeleri ile bağdaşmadığı ortadadır. Ne yazık ki hukukun, anayasanın, yargı kararlarının yok sayılmasının adeta normalleştirilmeye çalışıldığı bir süreçten geçiyoruz” dedi.

 

 

 YAŞAM ALANLARIMIZ ÖZGÜRLEŞİNCEYE KADAR MÜCADELEMİZ DEVAM EDECEK

 

Yağcıoğlu sözlerini  “Seçmenlerin iradesi yok sayılarak belediyelere kayyımların atandığı, seçme ve seçilme hakkının yok sayılarak seçilmiş politikacıların, belediye yöneticilerinin hapislerde rehin tutulduğu, Anayasa Mahkemesi, İdare Mahkemesi, Danıştay kararlarının, uluslararası sözleşmeler gereği uymak zorunda olduğumuz AIHM kararlarının uygulanmadığı bir ülke haline geldik. Muğlalıların adalet talebi, tüm bu hukuksuzluklardan ayrı değildir. Yaşam hakkı olan suyu savunurken her türlü hukuksuzluğa karşı duruyoruz. Yaşamlarımız, yaşam alanlarımız özgürleşinceye kadar, her türlü meşru ve hukuki mücadelemizi sürdüreceğiz. “ diyerek tamamladı.

Basın açıklamasının ardından Avukat Arzu Alper aracılığı ile DSİ Aydın 21. Bölge Müdürlüğü hakkında suyun termik santrallere tahsisinin iptali ile ilgili dava dilekçesi Muğla Adliyesi’ne verildi.




Editör: Yaşar Anter




FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER ÇEVRE Haberleri

HABER ARA

Web sitemize nasıl ulaştınız?


Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
resmi ilanlar
GÜNLÜK BURÇ
nöbetçi eczaneler
YUKARI YUKARI