Bugun...



Köylülerin 300 yıllık fıstık çamı ormanı zaferi

Yatağan ilçesinde üç köyün vatandaşlarının Gökgeyik fıstık çamı ormanlarında taş ocağı açma girişimine açtıkları hukuk davasında Danıştay son noktayı koydu. Köylülerin hukukçusu Mehmet Çilsal yaptığı açıklamada “Üç köyün vatandaşlarının geçim kaynağı olan asırlık fıstık çamı ormanlarının ortasında özel şirketlerin taş ocağı açmak istemesine önce Muğla 2. İdare Mahkemesi ÇED gerekli raporunu iptal ederek şimdide Danıştay mahkeme kararını onayarak davalara son noktayı koydu" dedi.

facebook-paylas
Tarih: 03-03-2023 21:35

Köylülerin 300 yıllık fıstık çamı ormanı zaferi

Muğla’nın Yatağan ilçesine bağlı Gökgedik, Zeytin ve Katrancı köyleri arasındaki yüzlerce yıllık fıstık çamı ormanlarında özel şirketlerin taş ocağı açarak maden işletmeciliği yapmak istemesine 5 yıl önce hukuk mücadelesi başlatan Gökgedik köylüleri, Yatağan Yeşil Yaşam Derneği ve çevrecilerin hukukçu Mehmet Çilsal ile birlikte verdiği mücadele Danıştay 6. Dairesi son noktayı koydu. Köylülerin Hukukçusu Mehmit Çilsal SÖZCÜ’ye yaptığı açıklamada “Gökgedik Orman Köyü halihazırda feldpatçı Mikroman A.Ş ve Straton A.Ş ile taşçı Egetaş Şirketi’nin ruhsat sahalarıyla abluka altına alınmış durumdadır. İdari ve hukuki süreçleri başarıyla yürüten Muğla Yeşil Yaşam Derneği ve Köylülülerin direnişi sayesinde Straton A.Ş’nin kapasite artışı geçtiğimiz yıllarda engellenmişti.

 

 

ASIRLIK FISTIK ÇAMI ORMANINDAKİ KATLİAMA DANIŞTAY DUR DEDİ

Arama ruhsatıyla bölgede taş ocağı açmak isteyen Egetaş Şirketi’nin projelerine ilişkin 2022’de Bakanlık tarafından düzenlenen “Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir” Kararları, Muğla 2. İdare Mahkemesi tarafından hukuka uygun bulunmayıp iptal edilmiş, bunun üzerine Şirket ve İdare üst mahkemeye başvurmuş, ancak temyiz dilekçelerini inceleyen Danıştay 6.Dava Dairesi, talepleri reddedip Mahkeme Kararları’nı onayarak davalara son noktayı koymuştur” ifadelerini kullandı.

 

 

MADEN ŞİRKETLERİ KANUNU ARKADAN DOLANMAYA ÇALIŞTI

Çilsal açıklamasının devamında ise “Çok ilginçtir, ellerinde işletme ruhsatı olmayan bazı maden şirketleri arama ruhsatlarıyla  ÇED başvurusunda bulunmaktadır. II-b  grubu taş madeni için arama ruhsat dönemi 2 yıl sürelidir. Gökgedik’te madencilik yapmak isteyen bu Şirket’in  96 ve 63 ha’lık iki arama ruhsatının başlangıç tarihi 14.01.2022, bitiş tarihi 14.01.2024’tür. Bu tarihten sonra da işletme ruhsat dönemi başlayacaktı. Yani Şirket’in fiilen taş ocağı işletmeciliği yapabilmesi için önce işletme ruhsatı alması sonra ÇED kararı alması, ardından da orman izinleri alması gerekiyorken zaman kazanma saikiyle hareket edip kanunu arkadan dolanmayı tercih etmiştir. Şirket ve İdarenin işbirliği sonucunda 160 ha’lık maden alanına biri 96, diğeri 63 hektarlık iki adet arama ruhsatı düzenlenmiş, böylece  II-b  grubunu 100 hektarla sınırlayan Maden Yasası hükmünden kaçılmış, böylece ikinci kez kanuna karşı hile yoluna başvurulmuştur. Şirketler ve idari makamlar bu tür davranışlarıyla hukuk devletini işlevsiz hale getirmektedir.  Bu bağlamda Muğla Yeşil Yaşam Derneği ve Köylülülerin yaşam alanı mücadelesine aynı zamanda hak-hukuk devleti mücadelesi gözüyle de bakmak gerekir” dedi.

 

 

300 YILDIR BU KÖYLÜ FISTIK ÇAMI İLE GEÇİNİYOR

Gökgedik köyünde yaşayan 90 yaşındaki Fatma Göçmen ise “ Feldispat yetmezmiş gibi köyümüze bir de taş ocağı kurmak istiyorlar.   Biz, ezelden beri fıstık çamlarıyla geçinen orman köylüleriyiz. Bölgemizde madenci görmek istemiyoruz. Kamyonların, tesislerin, dinamitlerin gürültüsü, tozu, külü sakin hayatlarımızın kalitesini bozdu. Ormandaki kuşun, böceğin bile huzurunu kaçırdılar.  Bölgemizde feldispat ocağı da taş ocağı da kömür ocağı da istemiyoruz. Bizi rahat bıraksınlar. Mahkemelerimizden de Dernekten de Allah razı olsun. 300 yıldır buranın köylüsü fıstık çamı ile geçimini sağlayıp çocuklarını okutuyor evlendiriyor” şeklinde konuştu.

 

 

DERNEK BAŞKANI KAZIM EROL’UN DEMECİ:

Yeşil Yaşam Derneği Başkanı Kazım Erol ise açıklamasında “İlçemiz Yatağan, sürekli artan madencilik faaliyetleri yüzünden gün geçtikçe yaşanmaz hale gelmektedir. Taş, felspat, kömür, boksit, kalker, mermer gibi madencilik faaliyetlerine termik santralin olumsuz etkilerini de ekleyerek ifade etmek gerekirse antik çağın, Osmanlı’nın  cumhuriyet döneminin  muhteşem Yatağan’ı adeta Mars kraterlerine dönüşmek üzeredir. İlçemiz hava kirliliğinden yaşanmaz hale gelmiştir. Silikozis benzeri solunum hastalıkları yaygınlaşmıştır. Tarım alanlarımız, ekosistemimiz hızla bozulmaktadır.  An itibarıyla hemen her mahallemizin en az bir maden ocağı ile başı derttedir. Varolan feldispat madenciliği yetmezmiş gibi taşocakları da açılmak istenen Gökgedik köyümüz bunlardan biridir.

 

MAHKEMELERE TEŞEKKÜR EDİYORUZ

Muğla Valiliği, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü, Egetaş Lojistik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi nün 2 adet “II-B Grubu Doğaltaş Ocağı ve İşleme Tesisi” projesi için   “Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir” Kararları vermişti.  Yatağan Yeşil Yaşam Derneği olarak bu hukuksuz ÇED kararlarının iptal edilmesi için yargı yoluna gidip dava açtık.. Dernek ve Köylüler olarak adaleti tesis eden ve biz yurttaşlara hukukun varlığını hissettiren Mahkemelerimize sonsuz teşekkür ediyoruz.”




Editör: Yaşar Anter




İLİŞKİLİ HABERLER

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER ÇEVRE Haberleri

HABER ARA

Web sitemize nasıl ulaştınız?


Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
resmi ilanlar
GÜNLÜK BURÇ
nöbetçi eczaneler
YUKARI YUKARI