İnan yayımladığı kitapla ile ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi.

HIMBIL’ı bu topraklarda çağdaş uygarlık kuramamış kuşağın bir bireyi olmanın utancıyla yazdım. Verilen emaneti koruyamadığımız için önce kendi çocuklarımdan, sonra tüm çocuklardan özür dilerim. Bahsettiğim şey Alman’la, Japon’la, İngiliz’le yarışmak değil bu güzel ülkede yaşamayı, yaşatmayı becerememek. Kahramanımız Nadir’in dediği gibi yazım sürecinde de “Kopuktu zincir, harbiden kopuk...”

Roman zaman zaman trajediye dönüşse de içinde hep bir umut vardı. Bu umudu, Z kuşağı gençlere duyduğum iyimserlikle açıklayabilirim. Çünkü onlar yıldızdı ve parlamaları gerekiyordu. Bu parlama sahnelerini büyük bir coşkuyla yazdığımı ayrıca belirtmek isterim. Nadir, ondan öncekilerin hayatlarını neden yaktıklarını, neden kaçtıklarını, neden suskun kaldıklarını, neden artlarında ağlayan insanlar bıraktıklarını hiç anlayamayacak biliyor musunuz?

Roman bitti, okurlarıyla buluştu. Ben halâ zincirin neresinden, ne zaman koptuğunu düşünmekle meşgulüm ve bir yazar olarak HIMBIL’ı, tüm Z kuşağı çocuklarına armağan etmekle yetinmek zorundayım.

HIMBIL’ın küçük bir hikâyeden romana dönüşmesi için beni cesaretlendiren Yazar ve Radyo Yapımcısı Sn. Arzu Çağlan ve Yazar Sn. Fatigül Balcı’ya, Roxanna karakterinin yaratılması sürecinde verdiği katkıdan dolayı Yazar Sn. Nazan Arısoy’a, editörüm Sn. Fatma Aktaş’a, emeği geçen tüm Alfa Mona çalışanlarına sonsuz teşekkürlerimi sunarım.