Gazeteci ve denizci Ali Boratav Ege ve Akdeniz’deki Mavi Yolculuk koylarını tek tek dolaştı.  Boratav hazırladığı mavi Yolculuk Rehberi’ni ANTERHABER'E  anlattı. 1982 yılında Siyasal Bilgiler Fakültesi (Mülkiye) Ekonomi Bölümü’nden mezun olduktan sonra Nokta ve Aktüel dergilerinde muhabirlik-editörlük ile gazeteciliğe başlayan ve ardındar Milliyet gazetesi, ATV, Star TV haber merkezlerinde editör ve koordinatör olarak çalışan Ali Boratav 2002 yılında meslek yaşantısına son vererek denizciliğe gönül verdi.

19 YILDIR DENİZLERE GÖNÜL VERDİ, MAVİ YOLCULUK REHBERİNİ HAZIRLAMAYA BAŞLADI

Boratav önceleri yelkenli tekneler kiralayarak dostları ile birlikte Ege ve Akdeniz’deki cennet koyları ve adaları tek tek dolaştığını, envanterini çıkardığını ardından yelkenli bir tekne satın alarak bu gezileri sürdürdüğünü belirterek “Denizlerimiz ve kıyılarımız hakkında Yacht Türkiye dergisinde düzenli olarak yazılar yazmaya başladım. Bir emeklilik projesi olarak Mavi yolculuk Rehberi fikri bu yıllarda ortaya çıktı. 3 yıl çalışıp Mavi Yolculuk Rehberi'ni yazdım. Binin üstünde fotoğraf, 300'e yakın harita ile bu kitabın sayfa tasarımını yapmak da 8 ayımızı aldı. Bu esnada denizlerde daha çok zaman geçirme fırsatımız olmuştu. Pandemi aylarını büyük ölçüde denizde geçirdik. Sadece geçen yıl drone ile 200'e yakın koyun fotoğraflarını yeniden çektim. Mavi yolculuk Rehberi güzel bir emeklilik projesi olarak hala devam ediyor. Yenilemeye, geliştirmeye umarım uzun süre daha devam edeceğim” diye konuştu. 

KOYLAR VE ADALARI GÖKYÜZÜNDEN GÖRÜNTÜLEDİK

Boratav  “Ege ve Akdeniz’deki koy ve adaları drone ile tüm mavi yolculuk kıyılarımızı bir uçtan diğerine yeniden gezip, sevdiğimiz koyların gökyüzü görüntüleriyle zenginleştirdim. Geçtiğimiz iki deniz sezonunda 12 Adalar’ın kuzey bölgesi, yani Kalimnos-Patmos bölgesi hariç tüm mavi yolculuk kıyılarımızı dolaştık. Gökyüzü fotoğrafları demirlenebilecek yerler, koyların içindeki tehlikeler, dip yapısı gibi konularda çok faydalı oluyor. Okurun da beğeneceğini umuyorum. Yaptığımız detaylı çalışmalarda küçük koy ve mola noktalarımızın sayısını 550 olarak belirledik” dedi.

PANDEMİ İLE DENİZ TUTKUNU VE TEKNE SAYISINDA PATLAMA YAŞANDI

Boratav mavi yolculuk kıyılarında geometrik olarak artan tekne sayısının 2020 yılına damga vuran pandemiye kadar dikkat çekici olduğunu ancak pandemi ile birlikte deniz üstündeki yoğunluğun  akıl almaz boyutlara ulaştığını belirterek “ Bir yandan denizde apartman dikmiş gibi teknesinde hareketsiz yaşayan ve biraz da tedirgin edici bir grup var. “Tekne-kondu” türü yeni bir tür yaşam tarzı da diyebilirsiniz. Bir yandan da, özellikle son yıl, her koyda - her iskelede denizciliğe yeni adım atan çok geniş bir grup söz konusu. Bu yoğun ilgiden ise çok mutluyuz” dedi.

KOYLAR PAPATYA TARLASI GİBİ TEKNELERLE DOLU

Boratav “Gerçekten büyük bir yoğunluk var. 2020’de Dirsekbükü’nde 150, Adaboğazı’nda 200 teknenin demirli olduğu günler yaşandı. Bir gün Tavşan Bükü’ne girdik. D-Maris Hotel önündeki küçücük koya 5-6 metre mesafeyle “park etmiş” 30-40 metre büyüklüğünde motor yatların önünden geçerken nutkumuz tutuldu. (Yerel denizciler bu motor yatlara “Mikanos tekneleri” diyorlar). Selimiye Koyu’na tepeden bakıyorsunuz papatya tarlası gibi. Göcek’de Manastır Koyu’nda kıyıda kıçtankara olacak yer kalmadı, insanlar koy ortasına 30-40 metrelere demir atıp alargada kalmaya başladı” ifadelerini kullandı

DENİZ ÜZERİNDE YENİ BİR YAŞAM ŞEKLİ DOĞUYOR

Boratav , deniz üzerinde yeni bir yaşam şeklinin doğmaya başladığını ve bunun sakıncalarıda olduğunu belirterek “Tabii bu yoğunluğun çok önemli bir “huzur” boyutu da var. Akşamüstü gün batarken, tam da doğanın sessizliği ile baş başa kalmayı hayal ederken, bir bakıyorsunuz, sağınızda 10 metre ötede demirli tekneden çılgın bir tekno müzik yükseliyor, solunuzda 10 metre ötede bir başka tekneden aynı yüksek volümde bir arabesk patlıyor. Akşam karanlığında bir bakıyorsunuz denizi deterjan köpükleri ya da lağım kokusu kaplayıvermiş. Sabahın köründe yan teknedeki çocuklar çığlık çığlığa dingiyle sizin teknenizin etrafında turluyor. Bu rahatsız edici görüntüler, denizlerimizdeki yoğunluğun “denizciliğin” gelişmesi şeklinde değil de, “deniz üstünde yaşam” gibi, biraz da pandeminin kamçıladığı bir yeni yaşam tarzından kaynaklandığını düşündürüyor. Denizcilik kültürünün özümsenmesi, benimsenmesinde ise sanki bir eksiklik var. Özellikle denize yeni açılacaklara denizcilik gelenekleri, kültürü hakkında temel ilkeleri de sunmak istedim” açıklamalarında bulundu.

BU YIL MAVİ YOLCULUKTA REKOR KIRILIR,  GULET REZERVASYONLARI ŞİMDİDEN DOLDU

Cennet koylarda ve adalarda 2021’de geçen yıla göre daha büyük bir yoğunluk yaşayacağına inandığını belirten Boratav “Hırvatistan ve Yunanistan’dan yüzlerce tekne satın alındı Türkiye’ye getirildi. Distribütörler herhalde rekor seviyede yeni tekne sattılar. Bu kış kime sorsam yazın tekne kiralayacağız diyordu. Gulet rezervasyonları şimdiden doluymuş. Herkes denize açılma, denizin özgürlüğünü yaşama peşinde. Doğrusu, maskesiz, kolonyasız bir yaşamı hepimiz özledik. Sosyal mesafe endişesi olmadan tatil yapmak büyük bir lüks ve bu lüksün adresi de denizler, ormanlar, dağlar, yani ıssız doğa ortamları. Tüm denizcilere kolay gele…