Senem Aker Ensari altıncı kişisel seramik sergisi olan “Sayılı Gün”de Covid salgınının bireylerde yarattığı sosyal ve psikolojik etkileri soyut bir yaklaşımla eserlerinde ifade etmektedir. Ensari'nin yapıtlarının çoğunda ilk bakışta tabak formunu anımsatan daire biçimleri salgının sınırlandırdığı yeni yaşam düzenini temsil etmektedir. Bir grup eserde konumlandırılmış abaküs parçalarına öykünen primitif parçalar –şimdilerde olduğu gibi - bir zamanlar insanoğlunun doğada salt bir varlık olarak acizane durumunu simgelerken, kimi eserlerde yer alan pürüzsüz porselen küreler ise aynı insanın modern yaşamdaki üstün olma gayesine gönderme yapıyor.

Senem Aker Ensari, 2000 yılında Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik bölümünde lisans programını tamamladı. Aynı bölümden 2004 yılında Yüksek Lisans, 2010 yılında ise Sanatta Yeterlilik derecesini aldı. Macaristan hükümetinin vermiş olduğu burs ile Uluslar arası Seramik stüdyosunda çalışmalar yaptı. Avustralya Melbourne’da bulunan özel seramik atölyelerinde porselen ve stoneware bünyeler ile artistik üretimler gerçekleştirdi.  Çalışmalarıyla yurtiçi ve yurt dışında çok sayıda karma sergi ve etkinliklerde yer aldı.  Beş kişisel sergi açan Aker’in 4 ödülü bulunmaktadır. Sanatçının eserleri  Riga Porselen müzesi(Letonya),Uluslararası Macsabal Seramik müzesi (Kore), Uluslar arası Seramik stüdyosu (Kecskemet-Macaristan), Ziraat bankası, Hacettepe Üniversitesi gibi çok sayıda kamuya ait  ve  özel koleksiyonlar da yer almıştır.    Halen Abant İzzet Baysal Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik Bölümünde Dr. Öğretim Üyesi olarak çalışmalarına devam etmektedir.