Muğla’nın Bodrum ilçesine bağlı Yalıkavak Mahallesi’nde Değirmenler Tepesi’nde bulunan  ve Kanuni Sultan Süleyman’ın Rodos seferi öncesinde Mimar Sinan tarafından inşa edilen 500 yıllık su sarnıcı  ve yel değirmeni mimar Nilgün Yılmaz tarafından restorasyon projesi hazırlanarak, kültür, sanat ve yaşam merkezi haline getirildi.

SU SARNICI VE YEL DEĞİRMENİ 500 YIL SONRA YAŞAMA DÖNDÜ

 500 yıldır ayakta duran tarihi su sarnıcı kültür, sanat merkezi, sergiler atölye çalışmaları için restoere edilirken tarih yel değirmenide  kanatları ve içi onarıldı. Yılmaz, ıslak hacim tasarımı yaptığı değirmeni, biosu teknolojisine bağlayarak sadece mimarisiyle değil çevre ilişkisi ile de sürdürülebilir bir projeyi hayata geçirdiğini söyledi.

TARİHİ SARNIÇ KEÇİ KILINDAN YAPILMIŞ

Sarnıçlara olan ilgisinin, mimariye ve tarihe olan tutkusundan geldiğini belirten Yılmaz “ Özellikle Kanuni’nin Rodos seferi öncesinde Mimar Sinan tarafından inşa edilen Muğla sarnıçları, hem yapıları hem kullanımları hemde sağlamlıkları açısından çok önemli. Bu sarnıcın çapı 8.30 metre, mahya noktası ise 6 metre. En büyük özelliği, keçi kılından harcı ile birlikte ters gerilim tekniğiyle birbirini taşıyan taşları... Yapının statiği 500 yıl önce böyle çözülmüş. Sonra kilit taşı oturtulmuş. Çapı her noktadan aynı olduğu için, inanılmaz bir akustiği var. Bugün elimizdeki teknolojiyle bu ustalıkta bir yapıyı inşa etmek, öyle zor öyle kapsamlı bir iş ki! Kusursuz bir imalat bu… Müthiş bir denge… O denge olmasa, ses bu kadar homojen dağılmaz içeride. Ben işte bu tekniğe hayranım. Bir sarnıcı her gördüğümde, içine her girdiğimde o yıllarda ustaların nasıl çalıştığını hayal etmeye çalışıyorum, hayranlığım her seferinde daha da artıyor. Düşünsenize 145 santimetrelik minicik bir kapıdan girip, 22 cm yükseklikteki basamaklardan aşağı inenler nasıl insanlardı acaba? Böyle bir kubbeyi inşa etmek için iskele olarak ne kullandılar mesela? İnsan gerçekten çok etkileniyor.  Her sarnıcın içinde yüz yıllar öncesinden kalan bir hikaye devam ediyor. Biz de kendi hikayemizi, onun içine yerleştirmeye çalışıyoruz. Bu tarihi dokunun içinde, milenyum toplantıları yapıyor, teknolojinin son imkanlarından faydalanarak sunumlar gerçekleştiriyoruz.?” Dedi.

SARNIÇ VE DEĞİRMEN KÜLTÜR VE SANAT ETKİNLİKLERİ İÇİN KULLANILACAK

Tarih ve turizmin iç içe olduğu bir yaşam alanı yaratmak istediklerini belirten Yılmaz “Sarnıç ve değirmende kültür ve sanat etkinlikleri, sergiler, atölye çalışmaları, toplantı ve paneller düzenlemek istiyoruz.Restorasyon projemizin asıl amacı Bodrum Yarımadası’ndaki tüm sarnıç ve yel değirmenlerine zevk sahibi ve tarihe saygı duyan insanlar dokunmasını, korunmasını ve bu mekanların bir şekilde yeniden hayat bulmasını sağlamak. Biz bu girişimimizle kültür, sanat ve yaşam alanında bir domino etkisi yaratmayı arzu ediyoruz. Tarihe saygı tarih ile iç içe yaşarak ve koruyarak gelecek nesillere taşınarak olmalı diye düşünüyorum” dedi.

DÜNYA MARKASI YAŞAM ALANINDA

Tarihi yel değirmeni ve su sarnıcını ziyaret gelenler dünyaca ünlü cafe markası Coffee de Madrid’in açılan Bodrum Şubesi’nde dinlenme fırsatı buluyor.