Bugun...


800 yıllık korsan köyü Karakaya’da tarih turizm ile buluşuyor
Tarih: 14-08-2020 10:24:41 Güncelleme: 14-08-2020 10:35:41 + -


Muğla’nın Bodrum ilçesinde önce korsanların saldırısından korunmak için kurulan ardından yaklaşık 300 yıl korsanların yaşadığı tarihi Karakaya köyü tarihe direndi. Yaklaşık 60 evden 35 tanesi Anıtlar ve Koruma Kurulu gözetiminde restore edildi. Tarihi köyde yaşam yeniden başladı.

facebook-paylas
Tarih: 14-08-2020 10:24

800 yıllık korsan köyü Karakaya’da tarih turizm ile buluşuyor

ANTERHABER (ÖZEL) Muğla’ nın Bodrum ilçesine bağlı Gümüşlük Mahallesi’ne 3 km. uzaklıktaki 500 metre rakımlı  Peksimet Dağı’nın kayalık eteklerinde korsanlardan korunmak amacı ile 800 yıl önce oluşturulan ve kentin ilk yerleşim yerlerinden olan 60 haneli  Karakaya Köyü’ndeki tarihi evler yapılan restorasyon projesi ile hayata kazandırıldı. 

 

 

800 YILLIK TARİHİN İÇİNDE YOLCULUK

 

Araç girişinin olmadığı sadece 60-90 cm. genişliğindeki taş yollardan evlere ulaşılabilen köyün içerisinde bulunan 300 yıllık Osmanlı Mescidi ve bahçesindeki yıkık köy evi ile 35 ev aslına uygun olarak restore edildi.

14. ve 16. yüzyıllarda korsan saldırılarından korunmak amacı ile Peksimet Dağı’nın sarp kayalıkları içerisine  gizlenmiş ve kayaların üzerine yapılan  taş evlerden oluşan köy yörenin zeytin, incir ağaçları, frenk incirleri, begonvilleri ve sardunyaları ile bezenmiş durumda.

 

 

KORSAN KÖYÜ MERAKLILARIN AKININA UĞRUYOR

 

Tarihin yıpratamadığı 500-800 yıllık ahşap  kapılar, 400 yıllık ocaklar ve taş sokaklarından güçlükle yürüyerek geçilebilen köy son on yıl içerisinde tarih, doğa ve fotoğraf tutkunlarının akınına uğradı. Gümüşlük Koyu’na hakim bir noktada, dağların arasına gizlenmiş ve kentsel sit alanı olan köyün  doğal bitki örtüsüne sahip olup, daracık patikaları, yamaçları, kayalıkları, her mevsim rengarenk çiçekleriyle yerli ve yabancı turistler için yılın 4 mevsimi sessiz bir yürüyüş ve seyir alanı olduğunu belirten Gümüşlük Çevre Koruma ve Güzelleştirme Derneği Başkan Yardımcısı ve fotoğraf sanatçısı İbrahim Hakkı Zırh “Dağların yamacına gizlenmiş, önce korsanlardan korunmak için yapılmış, sonra korsanların ele geçirip yüzyıllarca yaşadığı köyün tarihi içerisinde yolculuk yapmak isteyenler buraya geliyor. Son yıllarda kitap yazmak isteyen, beste yapmak isteyen ve doğal birazda vahşi ortamda medeniyetten uzakta izole bir yaşam sürmek isteyenler buradan ev alıp restore ediyor. Ege’de belkide Türkiye’de özünü, aslını koruyabilen çok az sayıdaki birkaç köyden biridir burası. Anıtlar ve Koruma Kurulu’nun çok iyi koruduğu köyde şimdi küçük bir turizm girişi ile tarih ve turizm bir noktada buluşacak. Köyü bir yılda ziyaret eden sayısı şimdiden 10 binlere yaklaştı” dedi.

 

 

Yakınları ile birlikte 350 yıllık bir taş evi satın alıp restore eden ve yılın önemli bölümünü köyde geçiren İstanbullu Yoga Eğitmeni Beril Pakakar “Dağların kayaların arasında böyle bir yer olduğunu 3-5 yıl önceye kadar bilmiyorduk. Evi yapıp yaşamaya başladığımızda bir anda kendimizi tarihi dokunun içinde bulduk. Burasını insanın kendisini bulduğu dinlediği ve dinlendiği bir yer olarak değerlendirebiliriz. Evleri yeniden yapım aşamasında doğal malzemeleri kullandık, hiçbir kapı pencere atılmadı. Asırlardır kullanılan ne varsa kullanılmaya devam edildiği gibi, daracık sokaklar ve  evlerdeki yaşam geçmişteki gibi sürüyor. Doğayı, tarihi, kültürü ve izole bir hayatı seven çok şey aramayanlar için çok önemli bir yer. Tarih burada olduğu gibi yaşamaya devam ediyor” dedi.

 

 

TARİHİ TAŞ EVLER, TARİHE YOLCULUK ETMEK İSTEYENLERİ BEKLİYOR

Bodrumlu turizmci ve kaptan Mert Yalman 4 eski taş evi 2 yılda aslına uygun olarak restore edip butik turizme kazandırmak istediklerini belirterek “Taş evlerin bahçesi, dışı ve içleri 400-500 yıl önceki aslına uygun olarak dizayn ettik. Burada yaşamdan uzak izole bir tatil yapmak isteyen, lüks aramayan, yollarında otomobil değil bisikletin dahi gezemediği kayaların üzerinde yüründüğü doğa ile baş başa bir tatil geçirmek isteyenler için hazırlığımızı yaptık. Tarih, kültür ve turizmi bir araya getirdik. Köyün girişinden itibaren adımını atanlar kendilerini bir başka dünyada buluyorlar. Bu yıldan itibaren konuklarımızı ağırlamaya başladık. Amacımız insanların hem yörenin tarihi geçmişini öğrenmelerini hem de gürültüden stresten uzak sessiz ve dingin bir tatil geçirmelerini sağlamak” dedi.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 




Editör: Yaşar Anter



FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÜLTÜR SANAT Haberleri

ÇOK OKUNAN HABERLER
SON YORUMLANANLAR
YUKARI