Bugun...


KANAL İSTANBUL'A İTİRAZ İÇİN BODRUMLULAR MİLAS'A AKIN ETTİ
Tarih: 27-12-2019 15:10:19 Güncelleme: 27-12-2019 15:10:19 + -


Kanal İstanbul'un ÇED raporunun 10 gün boyunca görüş ve öneriler için askıya çıkmasının ardından Bodrumlular harekete geçti.

facebook-paylas
Tarih: 27-12-2019 15:10

KANAL İSTANBUL'A İTİRAZ  İÇİN BODRUMLULAR MİLAS'A AKIN ETTİ

KANAL İSTANBUL'A İTİRAZ  İÇİN BODRUMLULAR MİLAS'A AKIN ETTİ

 ANTERHABER - Bu sabahtan itibaren Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü Bürosu’ nun Milas’ta olması nedeniyle Bodrumlular Milas’a akın. Bazı dilekçelerin alınmak istememesi ve Muğla’ya yönlendirildiğini belirten vatandaşlar ise sert tartımalar sonrasında Milas’taki büroya dilekçelerini  vermeyi başardılar. Bodrum’da çevre doğa ve sosyal etkinliklerde yer alan sivil toplum örgütleri temsilcileri ile vatandaşlardan  yaklaşık 400 kişinin dilekçe verdiği öğrenildi. 2 Ocak 2020 tarihine kadar dilekçelerin verilebileceğini belirten Hidropolitik Akademi Üyesi emekli büyükelçi Süha Umar yaptığı açıklamada “Bugün dilekçelerimizi verdik.İstanbul Kanalı projesi sadece İstanbul’da yaşayanları değil Türkiye’nin her bir köşyesinde yaşayan tüm vatandaşlarımızı ilgilendiriyor. Çünkü bu kanal projesinin yaratacağı tüm sıkıntılardan tam 85 milyon birey etkilenecek. Kanalın çevre doğa ekolojiye vereceği zararların yanısıra yaratacağı siyasal etkilerle Türkiye’nin başını çok ciddi derde sokacak. Türkiye’nin güvenliği tehlikeye girecek. Türkiye’nin taraf olduğu sözleşmeler ve anlaşmalar büyük sıkıntıya gireceği gibi Karadeniz ve Marmara’da ki egemenliğimiz tartışmalı hale gelecek. Nerede bakarsanız bakın olmaması yapılmaması gereken her Türk vatandaşının mutlaka itiraz etmesi gereken bir proje” dedi.

 

 

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Bodrum Çevre Müdürlüğü’nün Milas’taki ofisini verilen dimekçelerde şunlar belirtildi.

KONU:

İstanbul Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün web sayfasında 23.12.2019 tarihinde halkın görüş ve önerilerine açıldığı duyurulan, T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü tarafından yapılması planlanan Kanal İstanbul Projesi (Kıyı Yapıları [Yat Limanları, Konteyner Limanları ve Lojistik Merkezler], Denizden Alan Kazanımı, Dip Taraması ve Beton Santralleri Dâhil) ile ilgili olarak hazırlanan ve İnceleme ve Değerlendirme  Komisyonunca yeterli bulunarak nihai şekli verilen Çevresel Etki Değerlendirme Raporuna karşı itirazlarımın sunulması, ÇED Olumsuz Kararı verilmesi talebidir. İTİRAZLARIM İstanbul İli, Küçükçekmece Gölü - Sazlıdere Barajı - Terkos Gölü doğusunu takip eden güzergâhta yaklaşık 45 km uzunlukta, 20,75 m derinlikte ve 275 m genişlikte bir Kanal açılması için hazırlanan projeye ilişkin ÇED Raporuna aşağıda belirttiğim nedenlerle itiraz ediyorum.

 

 

Kanal İstanbul Projesi, 1- İstanbul’un yaşam  destek sistemleri olan Kuzey Ormanları, su havzaları, su havzalarını besleyen su kaynakları, tarım ve mera alanları yok olacaktır, 2- İstanbul’un önemli su kaynaklarından biri olan Sazlıdere Barajı yok olacaktır, 3- Doğal yaşam alanları ve ekosistem bozulacaktır, 4- Doğal ve arkeolojik sit alanları, tabiat parkları, milli parklar vb. koruma alanları yok olacaktır, 5- Sadece İstanbul’da değil, Trakya’ya kadar tatlı suların beslediği tarım alanları yok edileceği için bölgede tarım ve hayvancılık yapılamaz hale gelecektir, 6- ÇED Raporuna göre 1.155.668.000 m3 olan kazı materyalinin taşınmasıyla bozulan ekosistem halkın sağlığını tehdit edecektir, 7- Üç aktif fay hattının geçtiği bölgeye nüfus ve yapılaşma baskısı yükleyerek afet riskini artıracaktır. ÇED Raporu, projenin olumsuz çevresel etkilerini bertaraf edecek değerlendirmeler içermemektedir, yukarıda açıklanan sakıncalara dair kaygılarımı gidermekten uzaktır ve bilimsel yeterliliği konusunda şüphe uyandırmaktadır. Bu Rapor ile Projenin hayata geçirilmesi, Çevre Kanunu’nun 3. Maddesinde idareye yüklenen görevlere aykırılık oluşturmaktadır. Anayasa’nın 56. maddesine göre “Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir.” Buna göre Anayasa’da, vatandaşların da çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek konusunda ödevli olduğu açıkça belirtilmiştir. Kanal İstanbul doğal çevreyi değiştirerek olumsuz etkileyecek, bir başka deyişle çevre ve halk sağlığını bozacak bir proje olduğundan “sağlıklı çevrede yaşama hakkı”mın ihlal edilmesini kabul etmiyorum. Anayasal yetkilerimi kullanarak Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği’nin 11. maddesinin 4. fıkrası çerçevesinde ÇED Raporuna itiraz ediyor, proje için ÇED Olumsuz Kararı verilmesini talep ediyorum.




Editör: Yaşar Anter



FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER AKTÜEL Haberleri

ÇOK OKUNAN HABERLER
SON YORUMLANANLAR
YUKARI