ASKIDA TURİST

Derken geldi sıra Askıdaki Turiste. Bu benzetme de neyin nesi der gibisiniz sanki içinizden.

Haklısınız, ama izin verin beraberce son duruma bir göz atalım.

‘’Askıda’’ tabiri, İtalya’da Espresso kahve içebilenlerin içemeyenler için parasını cafe sahibine peşin ödeyip, içemeyenlerin uğradıkları zaman içmelerini sağlayan sistemin adı.

Bu güzel düşünce daha sonrası dayanışma ve yardımlaşmanın sembol adı oldu, ülkemizde de askıdaki ekmekten sonra belediyelerin faturayı da askıda tutma buluşu ve uygulaması on binlerce insana çare oldu, zor zamanda yüzünü güldürdü, insanlığın ölmediğine kanıt oldu.

KİM, NE ZAMAN BAŞLIYOR?

Turizmden en fazla pay alan ülkeler ardı ardına açıklamalar yapıyorlar, ne zaman havalimanlarını faaliyete açacaklarını, turizm ile ilgili planlarını, turizm hizmetleri ile ilgili KDV indirimlerini, iç pazarı teşvik için ailelere verilecek hibe tatil yardımlarını, tatil kredilerini, gelecek olan turistlere yönelik uygulamalarını anlatıyorlar. Karantinadan çıkış başladı, heyecan sardı.

Avrupa Birliği’nin tartışmasız lideri Almanya başrolde, çünkü turist gönderen ülkeler açısından Avrupa’da büyük bir kaynak pazar, herkesin gözü kulağı onda, onun vereceği kararlar her zaman olmasa da Avrupa Birliği üyesi 27 ülkeye çoğu zaman örnek teşkil eder.

Daha önceki yazılarımızda Almanya’nın 14 Haziran’a kadar olan küresel seyahat uyarısını devam ettirmeyeceği yönündeki tahminimiz tuttu ve Almanya 15 Haziran’dan itibaren tatile çıkmaya başlıyor.

Birleşik Krallık ve Rusya henüz belirsizliklerini koruyor, karantinadan çıkış yolunu bulmaya çalışıyorlar. Bu iki pazarın 15 Temmuz gibi açılması bekleniyor, benim de beklentim bu yönde.

Biz de karantinadan çıkış yolunda ilerliyoruz, 4 Haziran’da iç hat uçuşlar ile birlikte şehirler arası yolculuğa kısıtlı olan şehirlerin de serbest kalacak olmasından sonra neredeyse sadece restoranlar, cafe ve barlar, yiyecek içecek hizmet sektörünün diğer çeşitleri, müzik ve görsel sahne sanatları ve festivaller gibi etkinlikler kaldı karantinadan çıkamayan. Kreşler de 15 Haziran’da açılıyor.

Türkiye’nin turist kabul eden ülkeler arasındaki rakipleri ne zaman kapılarını acıyor, ona bir göz atalım:

İspanya: bu ülkede turizmi “Adalar ve Ana kara” olarak ikiye ayırmakta fayda var. Kısıtlamaların gevşetilmesi haziran sonu temmuz başı olarak planlanmakla beraber Adalar turizminin yönetimleri daha erken bir gevşetme politikası için lobi yapıyor. Gerekçe ise geç açılma durumunda uluslararası rekabette diğer ülkelerden geri kalma endişesi. Lobicilik neticesinde örneğin Lufthansa Haziran’da Almanya’dan Mallorca’ya tarifeli sefer koydu. Ancak ülkeye girişte halen 14 günlük Karantina uygulaması var. İspanya, gelen 83,7 milyon ziyaretçi ile dünya sıralamasında 2.sırada olup 70 milyar Euro turizm geliri elde ederken, toplam turizm endüstrisi ise ekonomisinin %14,6’sını sağlamaktadır.

İtalya: hem iç Pazar hem de Avrupa Birliği ülkelerinden gelecekler için 3 Haziran’dan itibaren seyahat kısıtlaması ve bu tarihten sonra geleceklere şu anda halen mevcut Karantinaya alma uygulamasını kaldırıyor. Restoran, barlar, cafeler ve plajlar 18 Mayıs’tan bu yana acık. İtalya 64,7 milyon ziyaretçi girişi ile dünya sıralamasında 5.ci sırada, yani bizden bir basamak önde olup 45 milyar Euro turizm geliri elde etmektedir. İtalya’nın ekonomisinde toplam turizm endüstrisi %13,2‘lik bir paya sahip.

Yunanistan: Yunanistan turizm planını açıklayan ilk ülkelerden biri oldu. Belli ki ülkenin ekonomik durumu bunu gerektiriyor. Temmuz başında kapılarını herkese acıyor. Uluslararası turist trafiği ile ilgili mantıklı ilk öneriyi Yunanistan ortaya koydu. Gelecek olan ziyaretçilerin 72 saat içinde yapılmış olan negatif test sonucu ile ülkeye giriş yapılabileceğini belirtti. Bunda ısrar edip etmeyeceği henüz belli değil ama bence çok önemli bir iki konudan birine temas etmiş oldu. Yıllık 30,1 milyon ziyaretçi girişi sayesinde 35 milyar Euro turizm geliri elde etmektedir. Yunanistan ekonomisinde ise turizm endüstrisinin toplam payı %19,7’dir.

HEPİMİZİN GÖZÜ ASKIDAKİ TURİSTTE

Parası ödenmiş tatil askıda duruyor, yolcunun nereye gideceği konusunda ücretsiz değişim hakki var, mesele askıdaki tatilin kime niyet kime kısmet olacağı meselesi.

Kim önce hazır olursa askıdaki turisti alır...

Hızlı çözümler bunun için gerekli, çabalar bunun için olmalı.

Askıda sadece turist yok tabi ki, askıda bekleyen netleştirilmesi gereken konular da var halen ki bir an önce yanıtlanması askıdaki turistte güven yaratacaktır:

Türkiye’ye gelecek olan ziyaretçiler gelmeden önce test yaptırıp belgeyle mi giriş yapacaklar? Yoksa Bakanlık açıklamasına dayandırılarak Avrupa basınında halen yer aldığı gibi bize geldiklerinde havalimanlarında mı test yapılacak, yoksa her ikisi de değil, hiç mi test yapılmayacak?

Türkiye’ye gelen ziyaretçiler burada tıbbi tedaviye ihtiyaç duyarlarsa, Covid19’un sigorta kapsamına alınmamış olması nedeniyle nasıl bir yol izlenecek? Bu masrafı karşılayabilecek parası olan var, olmayan var. Gelen yabancı ziyaretçiler için turistik pandemi hastaneleri oluşturulması düşünülmeli mi?

Gelen ziyaretçilerin otellerde konaklaması halinde herhangi bir bulaşma olayı sonrasında oteli sorumlu tutmama konusunda resepsiyonda girişte misafirden alınması gereken bir taahhütname olacak mı? Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından bu konuda yasal dayanak sağlayacak bir düzenleme yapılacak mı, nasıl bir yol izlenecek?

Türkiye turizm acısından bir aile destinasyonudur. Avrupa’da birçok ülkede kreşler açılmış ve kendi ülkemizde de 15 haziranda kreşler açılacağına göre otellerde çocuk kulüpleri ve oyun alanlarının 15 Haziran’dan itibaren açılacağını duyurmak askıdaki turistin rezervasyonunun bize doğru kaymasına yardımcı olacağından hareketle genelgede değişiklik yapılacak mı?

Uçakla gelirken 3 kişi yan yana oturan yolcuların bizim havalimanlarımızdan otellerine transferleri yapılırken tek tek oturmalarına gerek olacak mı?

Çalıştığı turizm işletmesi hiç açılamayacak veya iş hacminin az olacak olmasından dolayı askıdan dönemeyecek olan turizm personeli için kısa çalışma ödeneği devam edecek mi?

Zaman hızla geçiyor.

Kuşkusuz Bunlar gibi yüzlerce soru vardır hem askıdaki turistin hem de ona talip olanların kafasında. Bazı konular uluslararası, bazı konular kendimizle ilgili.

Böyle zamanlarda sorulara NETLİK kazandırmak en önemli faktördür, güven verir…

Askıdaki turistin şu dönemde aradığı da budur, rezervasyonunu iptal etmeyerek veya yeni yaparken kafasındaki sorulara net yanıtlar bulmak ister.

Sorulardan kimse rahatsızlık duymasın, iş basit değil, bu kez göç yolda düzelir mantığı da geçerli değil.

Akıllı çözümler ortak akıl ile bulunur…