Bugun...



Öyle Bir Yapı İnşa Edin ki, 12 Bin Yıl Boyunca Kusursuzca Ayakta Kalabilsin! İşte Size Göbeklitepe!

İnsanoğlu, günümüzden en az 12 bin yıl önce, neden ve nasıl tonlarca ağırlığındaki taşlara şekil vererek mega boyutlarda taş yapılar inşa etmiş olabilir? Göbeklitepe’nin gizemi de burada yatıyor.

facebook-paylas
Tarih: 09-02-2020 23:08

Öyle Bir Yapı İnşa Edin ki, 12 Bin Yıl Boyunca Kusursuzca Ayakta Kalabilsin! İşte Size Göbeklitepe!

Öyle Bir Yapı İnşa Edin ki, 12 Bin Yıl Boyunca Kusursuzca Ayakta Kalabilsin! İşte Size Göbeklitepe!

 

Binlerce yıl önce, dünyanın her yerinde, her coğrafyada, insanlar o zamanın teknolojisine ve imkanlarına meydan okuyarak, devasa boyutlarda taştan anıtsal yapılar inşa etmişler. Akıl almaz boyutlardaki bu megalitik yapılar, tonlarca ağırlığında taşlardan neredeyse lazer kesimi kadar mükemmel taş işçiliğiyle yapılmış. Peki insanoğlu bunu nasıl başardı? Ya da bu kadar zahmete girip neden böyle yapılar yapma ihtiyacı duydu? Her geçen gün daha da eskiye doğru bilgilerimiz ve keşiflerimiz artıyor. Peki sorularımıza cevap bulabiliyor muyuz? Hayır! Aksine sorularımız katlanarak artıyor ve olayı daha da gizemli hale getiriyor.

 

 

F: Wikimedia commons
Göbeklitepe kazı alanı, Şanlıurfa

İşte bu keşiflerimizden en önemlisi de medeniyetlerin beşiği olarak nitelendirilen bölgedeki Şanlıurfa’da yapıldı ve yaşı, boyutu ve işçiliği itibariyle herkesi hayrete düşürdü. Şanlıurfa’nın 12 km kadar kuzey doğusunda yer alan Göbeklitepe’nin bilinen en eski insan yapımı tapınak veya benzeri bir yapı olduğu iddia edildi. Bu yapı, muazzam işçilikle tonlarca ağırlığındaki taşların avcı toplayıcılığın hüküm sürdüğü bir toplum tarafından işlenerek, buzul çağı sonlarında, tekerleğin, çanak çömleğin, yazının ve hatta metalurjinin keşfedilmediği bir dönemde yapıldı. Tekerlek yok, yük hayvanları henüz ehlileştirilmedi ama tonlarca ağırlığındaki taşlar taşındı. Yüzlerce insan, gelişmiş bir örgütlenme içinde, aylarca olağünüstü bir işçilik gösterdi. Peki bu kadar insan, bu kadar uzun süre, ne yedi, ne içti, nerede barındı?

 

 

F: Shutterstock
Hayvan kabartmaları

Göbeklitepe kazı alanı, ilk kez 1963 yılında keşfedildiğinde Bizans dönemine ait buluntular içerdiği sanılmıştı. Sonra 1994 yılında, Nevali Çori’yi de kazan Alman Arkeolog Klaus Schmidt sayesinde, buluntuların çok daha eskiye, tarih öncesine gittiği düşünülerek kazıların başlanması kararı alındı. İlk T şeklindeki sütun çıkartıldığında ise Göbeklitepe yavaş yavaş ilgiyi üzerinde toplamaya başladı. Detaylı radyokarbon analizleri yapıldıkça MÖ 10 bine kadar giden geçmişi ortaya çıktı ve Göbeklitepe tüm dünyanın konuştuğu en önemli tarihi yapı haline geldi.

 

 

F: Gülcan Acar
T tipi dikitler, Göbeklitepe, Şanlıurfa

Günümüzde Göbeklitepe’nin gizemini çözmeye yönelik çalışmalar devam ediyor. Şu ana kadar daire şeklinde çıkartılan tapınak benzeri yapı sayısı 6. En az 14 tanesi de toprak altında gizemini koruyor. Daireleri T şeklinde dikilitaşlar oluşturuyor. Yapılarda kullanılan büyük dikili taşlar ise 5,5 metre uzunluğunda, 16 ton ağırlığında ve tek parça kayadan yapılma. Yüksek rölyef tekniğinde harikulade bir işçilikle yapılmış hayvan kabartmaları ve insan biçimli T tipi sütunlar, aslında yapının ne için yapıldığına dair en büyük ipuçlarını oluşturuyor. Eninde sonunda ulaşılan bulguların hiç birisi ne yapının nasıl yapıldığını, ne neden yapıldığını net olarak kanıtlayamıyor. Peki ya gömülmesi? İnşası belki de yıllarca süren, yüzlerce insanın emek ve işçilik koyduğu, böylesine büyük bir yapı, ne oluyor da yine insan eliyle örtülüyor, saklanıyor? İşte orası tam bir beyin yakıcı muamma!

 




Kaynak: Antik Yazar, Gülcan Acar

Editör: Yaşar Anter




FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÜLTÜR SANAT Haberleri

HABER ARA

Web sitemize nasıl ulaştınız?


Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
resmi ilanlar
GÜNLÜK BURÇ
nöbetçi eczaneler
YUKARI YUKARI