Dünyanın En Güzel Koyları Birliği’nin en üst yönetiminde bulunan ve Türkiye’deki tek üyesi Bodrum’un turizmci genel sekreteri Galip Gür “Yarım asırdır turizmin içerisindeyim, birlik olarak dünyanın en güzel koylarını korumaya ve gelecek nesillere aktarmaya gayret gösteriyoruz. Dünyada gezmediğim yer kalmadı, dünyanın en güzel koyları kesinlikle bizim ülkemizde. Ancak pandemi ve sonrası zaten saldırı altında olan Ege ve Akdeniz’deki cennet koylara beton ve rant saldırısı yüzde 300 oranında arttı, eğer koylarımızı korumaz, kollamazsak ileride koruyacak bir şeyimiz kalmayacak” diye konuştu. Gür cennet koyların korunmasının deniz turizmi ve ülkenin değerleri açısından önemini anterhaber.com'a anlattı, inci gibi koylarımızı korumak için alınması gereken önlemleri anlattı, ciddi uyarılarda bulundu.

Muğla’nın Bodrum ilçesinde yaşayan ve Fransa’da 1997 yılında kurulan 25 ülkeden 43 üyesinin bulunduğu Dünyanın En Güzel Koyları Birliği’nin 2012- 2015 yılı Başkanı ve şu andaki genel sekreteri evli ve iki çocuk babası turizmci 59 yaşındaki Galip Gür, birliğin amacını ve özellikle Pandemi dönemi sonrasında Türkiye’de ve turizmde önde gelen ülkelerin koylarının rant, imar kirliliği ve betonlaşma tehlikesi altında olmasına dikkat çekti.

KOYLAR DÜNYAYA BIRAKACAĞIMIZ EN ÖNEMLİ MİRAS VE BUNDAN HEPİMİZ SORUMLUYUZ

Türkiye’den sadece Bodrum’un üye olduğu ve Dünyanın En Güzel Koyları Birliği’ne üye ve turizmde dünyanın zirvesinde olan Fransa, İspanya, Yunanistan ve Türkiye gibi önemli ülkelerin yanı sıra turizm sektöründe adını yeni yeni duyurmaya başlayan Vietnam, Filipinler, Kamboçya gibi ülkelerin birliğe üye kentlerinin profesyonel yerel ve turizm yöneticilerinin sık sık bir araya gelerek bilgi, proje paylaşımında bulunduklarını belirten Gür “Dünyanın her yerindeki cennet koylar, doğa, tarih ve kültürel miraslar hepimize ait. Birliğimizin amacı bu güzellikleri en doğal biçimiyle insanlığa ait ve gelecek nesillere olduğu gibi bırakılması için turizmde deneyimli ülkeler ile turizmi yeni gelişmekte olan ülkeleri bir araya getirerek ortak çözüm önerileri ortak projeler üretmek” dedi.

BODRUM VE KIYILARIMIZ TURİZMİN KONTROLSÜZ GELİŞMESİNİN KURBANI OLDU

Gür yaklaşık 50 yıldır turizm sektörünün içerisinde olduğunu belirterek “Bodrum’da turizm 1950’li yılların sonunda ev pansiyonculuğu ile başladı. Babam Rüştü Gür Bodrum’un ilk turizm derneğinin başkanı ve ilk otelcisi. Eskinin balıkçı ve süngerci kasabası, hatta sürgün yeri olan Bodrum’da otuz yıl önce bir adet 5 yıldızlı otel açıldığında çok sevinmiştik. İstihdam artacaktı, ardından eğlence mekanları açıldı. Ardından koylar dev otellerle doldu, beton yığınına dönüştü. Oysaki Bodrum’un ev pansiyonculuğu ile başlayan turizmi butik otel tarzında devam etmeliydi. Olmadı, kontrolsüz yapılaşma, rant ve para hırsı, plansız yapılan turizmi içinden çıkılamaz hale geldi ve sorunlar yumağı haline dönüştü, Bodrum bugün betona boğuldu” ifadelerini kullandı.

YATIRIMLAR ZARAR VERECEK BOYUTLARA ULAŞTI

Gür dünyaca ünlü markaların devasa otellerle donattığı Bodrum’da rant ve beton yığını yarışına girdiğini belirterek, şöyle konuştu “Öyle ki son 20 yılda ilçeye yapılan devasa yatırımlar 5 bin yıllık antik kentin doğasına, kültürüne, insanına, denizlerine ve en önemlisi cennet gibi koylarına zarar vermeye başladı. Dünyada gezmediğim ülke dolaşmadığım tatil merkezi kalmadı. İnanın en güzel koylar bizim ülkemizde, sadece değerini bilemedik. Çünkü şu anda nüfusu 1 milyonu aşan ilçede ne trafik, ne alt yapı, ne telefon, ne kanalizasyon bunu karşılayacak güç ve kapasite değil” 

KONTROLSÜZ TURİZM BODRUM’UN KABUSU HALİNE GELDİ

Dünyanın en zengin insanlarının, Holywood yıldızlarının, ünlü devlet adamlarının tatil için Bodrum ve Ege kıyılarını tercih etmekteki en önemli nedenlerinin cennet ve bakir koyların güzelliklerinde huzur bulmak olduğunu belirterek “Milyonlarca yıllık doğal güzelliklerimizi koylarımızı korumak zorundayız, eğer koylarımızı korumaz isek ileride koruyacak bir şeyimiz kalmayacak. Çünkü hala koylarımız büyük bir betonlaşma ve rant saldırısı altında. Mavi yolculuğun yatların kullandığı Ege ve Akdeniz’deki koy sayısı her geçen gün dahada azalıyor” ifadelerini kullandı.

PANDEMİDE KOYLARA VE KIYILARA SALDIRI YÜZDE 300 ARTTI

Gür, sadece Türkiye’de değil tüm Ege ve Akdeniz ülkeleri ile cennet koyları ve doğal güzellikleri olan bölgelere büyükşehirlerden büyük akın olduğunu ve bu yoğunluğun doğal güzellikleri yok etme riski ile karşı karşıya kaldığını belirterek “Birlik olarak bu tehlikeye dikkat çektik. Pandemi sonrasında Bodrum’a talep yüzde 300 arttı. Bununla birlikte 1. Derece Doğal ve arkeolojik sit alanlarının dereceleri yükseltilerek yeni imar alanlarının açılması son derece tehlikeli bir olay. Bu saldırılar devam ettikçe koruma değil rant planları yapıldıkça turizmde bırakın kalkınmayı çökeriz. Bugünlerimizi mum ile ararız. Bu nedenle devlet yetkililerinin tüm kıyılarımızda yapılaşmanın acilen yasaklanmasını, cennet koylara el dokunulamaz ibaresi altında acil yasa çıkartılması gerekir. Koylarımızı ve turizmde geleceğimizi devletimizin alacağı acil ve kesin kararlarla betonlaşma ve imara kapatılarak koruyup gelecek nesillere aktarabiliriz. Koylarımızı kaybetmek, geleceğimizi kaybetmek demektir, çünkü koyu görmeyen, koya giremeyen, mavi yolculuk yapamayan tekneler ve turist artık buralara gelemeyecektir. Bu nedenle birlik olarak pandemi ve sonrasında kıyılarda olan kentlerin ve koylarının daha çok korunması yönünde yeni kararlar alınması gerektiğini vurguluyoruz” diye konuştu.