Yılın büyük bir bölümünü Muğla’nın Bodrum ilçesine bağlı Gündoğan Mahallesi’nde geçiren ünlü sinema oyuncusu Müjde Ar https://gurultusuzyasam.org sitesi üzerinden gürültüye maruz kalan ve duyarlı herkesi 'Gürültüsüz Yaşam Platformu'na davet ederek gürülü ile mücadele edilmesini istedi.

EKOLOJİYİ DİKKATE ALMADAN SAĞLIKLI YAŞAYLABİLMEK MÜMKÜN DEĞİL

Mjüde Ar platformdan yaptığı açıklamada  "Artık ekolojiyi dikkate almadan, sağlıklı ve dolayısıyla da mutlu yaşayabilmek mümkün değil... Covid 19 pandemisinin tüm hayatı esir aldığı 2020 yılı yaz aylarında, Bodrum Gündoğan'da maruz kaldığımız gürültü kirliliğinin engellenmesinin sağlıklı ve huzurlu bir yaşam için ne kadar önemli olduğunu yaşayarak gördük" diyerek, vatandaşları platforma katkı vermeye davet etti.

FAZIL SAY’DA TEPKİ GÖSTERDİ

Fazıl Say'ın ses kirliliğine değindiği "Ege bir terapi, Ege ev..." başlıklı yazısının da yer aldığı Gürültüsüz Yaşam Platformu'nun internet sitesinde açıklama yapan Müjde Ar şu sözlerle herkesi platforma katılmaya davet etti.

“Gürültüsüz Yaşam Platformu'na Davet

Günümüzde dünyanın, ülkemizin ve toplumların en yaşamsal sorunlarından biri doğanın ve çevrenin belli çıkarlar uğruna tahrip edilmesidir. Büyük edebiyat ustası rahmetli Yaşar Kemal'in yıllar önce büyük bir isabetle vurguladığı gibi "Çağımızın getirdiği en büyük kötülük doğa kırımıdır. Doğa kırım tehlikesini yeteri kadar anlamış değiliz. Bu dünya hepimizindir. Onun yok olması insanlığın yok olmasıdır." 

Başta ileri düzeyde sanayileşmiş ülkeler olmak üzere hemen her ülkede ekolojik dengeyi dikkate almadan uygulanan üretim ve tüketim modelleri, çevreye büyük zarar verdi. Hava, su, toprak, atmosfer tehlikeli biçimde kirletildi. Ormanlar, yeşil alanlar yok olmaya, ozon tabakası delinmeye, buzullar erimeye başladı. İklim değişikliği tüm insanları tehdit eder hale geldi.

Artık ekolojiyi dikkate almadan, sağlıklı ve dolayısıyla da mutlu yaşayabilmek mümkün değil. Bu gerçeği gören duyarlı insanlar ve uzman kişiler birçok ülkede çevre dernekleri, platformları ve hatta yeşil partiler oluşturdular. Ülkemizde de benzer oluşumlar gelişiyor. Bu hareketler insanların çevre konusunda bilgilenmelerine, bilinçlenmelerine ve harekete geçmelerine büyük katkı sağlıyor. O nedenle her geçen gün sağlıklı çevrede yaşam hakkına daha çok insan sahip çıkıyor.

Bizler de hem doğanın korunmasına ve hem de insanlarımızın ruhsal ve fiziksel sağlığının korunmasına katkıda bulunmak için bu platformu oluşturmaya karar verdik. Amacımız genelde sağlıklı bir çevrenin yaratılmasının yanı sıra, ülkemizde henüz pek önemsenmeyen çevresel gürültünün engellenmesine yönelik bilgilendirme, savunu ve çalışma yapmaktır. Covid 19 pandemisinin tüm hayatı esir aldığı 2020 yılı yaz aylarında, Bodrum Gündoğan'da maruz kaldığımız gürültü kirliliğinin engellenmesinin sağlıklı ve huzurlu bir yaşam için ne kadar önemli olduğunu yaşayarak gördük. Bölge sakinleri, kural ve kanun tanımayan bir işletme ve ona göz yuman işbirlikçi yerel ve merkezi yöneticiler yüzünden aylarca işkence çektiler. Çevresel gürültünün insanlara zarar vermesinin önlenmesine katkıda bulunmak, insanlarımızı bilgilendirmek, deneyimlerimizi paylaşmak, bu konuda duyarlılık yaratmak, sorunun çözümüne katkı sağlamak ve yasaların görevli gördüğü kurumları uyarmak için oluşturduğumuz GÜRÜLTÜSÜZ YAŞAM PLATFORMU'na duyarlı olan her bir vatandaşımızı, bu alanda katkı ve savunu yapabilecek herkesi katılmaya davet ediyoruz.”

MÜJDE AR’A İLK DESTEK PİYANİST FAZIL SAY’DAN GELDİ

Müjde Ar’a ilk destek ünlü piyanist Fazıl Say’dan geldi. Fazıl Say platforma şu sözlerle katkıda bulundu:

Ege bir terapi, Ege ev...

Ege tarihin beşiği, hepimiz için. Ama bir devrim yapacağız, çünkü tek yol devrim…

Şimdi bir tavsiye biz gittiğimiz mekanlarda genelde müziği ya kıstırıyoruz ya da kapatılmasını rica ediyoruz. Buna mekandaki herkes de mutlu oluyor. Müzik her yerde, sonuna kadar açılıyor. Sevdiğin, sevmediğin müzik, ne müziği olduğu hiç mühim değil.

Konu şu

İnsanlar müziği dinlemek istedikleri zaman dinlemeli, istemediği zaman, müzik zedeleyen bir gürültüdür. Çok usul arka planda esintisi gelse yeterlidir. O da iyi müzik olmalı… Kimsenin hakkı yok buna, insanlar sormuyor böyle bir şey, restoranda, cafede, plajda her yerde… Bu sanki kuralmış gibi sonuna kadar müziği açmak, bütün mahalleye duyurmak, hayır yok öyle bir şey. Yok…

Kısın müziklerinizi, gündüz de, akşam da… Kimsenin hakkı yok 470 metre uzaktaki adamın duyacağı desibelde müzik çalmaya…

Müziği kıstırdığımız her yerde insanlar bize ‘Allah razı olsun’ diyor, çünkü sohbet bile edemiyor kimse, kahve içmeye gelmişiz, bağırarak konuşmak zorunda kalıyoruz. Duymuyoruz söyleneni, yok öyle bir şey… Buna her tür müzik dahil, dün bir yerde klasik müzik bile kapattırdım, iyi müzikti ama işte, biz dikkatimizi ona vermeye gelmemişiz ki kardeşim…

Biz muhabbete gelmişiz, iyi müzik dinlemek istediğimizde, kapanırız köşemize dinleriz. İyi müzik dikkat gerektirir, emek ve ruh gerektirir.
Devrim yapalım… Kıstıralım sesi…

Ses kirliliğine karşı isyan.

Tek yol devrim…

Ha bir de ayrıca bu işletmeler, veriyorlar mı telifleri?