Bugun...



Aksona Mehmet “Hayallerimin ve hayalet ağların peşindeyim”

Muğla’nın Bodrum ilçesinde yaşayan ve altı yaşından bu yana denizlerde olan ilçenin son sünger avcısı evli ve iki çocuk babası 71 yaşındaki Aksona Mehmet lakaplı Bodrum’un son sünger avcısı Mehmet Baş süngerciliği ve denizlerin geleceğini anterhaber.com'a anlattı.

facebook-paylas
Güncelleme: 25-09-2020 21:03:17 Tarih: 25-09-2020 20:48

Aksona Mehmet  “Hayallerimin ve  hayalet ağların peşindeyim”

ANTERHABER (ÖZEL) Muğla’nın Bodrum ilçesinde yaşayan ve Bodrum’ un son süngercisi olarak bilinen Aksona Mehmet lakaplı 71 yaşındaki Mehmet Baş “Hayalet ağlar, atıklar, betonlaşan kıyılar denizlerimizi çölleştiriyor, bir an önce tedbir alınmazsa bu denizlerdeki canlıları torunlarımız ancak müzede görür. Sünger avcılığını yasaklayarak bitirdiler, yakında denizlerimizde bitecek, hayallerimin ve hayalet ağların peşindeyim” dedi. Bodrum’un son sünger avcısı Baş UNESCO’nun Yaşayan İnsan Hazineleri Envanter’ine kaydının yapılması için önerildi. Baş “En büyük hayalim Bodrum limanına canlı bir sünger avcıları müzesi yapılmasını sağlamak” diye konuştu.

 

 

MAVİ YOLCULUK SÜNGER AVCILARI İLE BAŞLADI

Bodrum’un deniz kıyısındaki Çiftlik köyünde doğan ve 6 yaşında başladığı denizciliğe 15 yaşında yörenin usta sünger avcısı Mustafa Cengiz’in yanında  sünger avlayarak geçimini sağlayan Baş mavi yolculuğun ve deniz turizminin temelinde sünger avcılarının teknelerinin yattığını söyledi. Baş “Şimdi mavi yolculuk ve deniz turizmi dediğimiz ve dünyanın en ünlü isimlerinin teknelerimizle gezmek için geldiği Bodrum’da ki mavi yolculuğu başlatan eski sünger tekneleridir. Sünger avcılığı zordur. Tam 50 yıl bu denizlerde 80 metrelere kadar daldım, iyi eğitim aldığım için vurgun yemedim. Ama Ege ve Akdeniz kıyılarımız Yunan adaları yüzlerce süngercinin vurgun yiyerek ölümüne neden olmuştur, kıyılar süngerci mezarları ile doludur” dedi.

 

 

(Mehmet Baş sol başta )

 

SÜNGER AVCILIĞINI BIRAKANLAR İÇİN KURBAN KESİLİR MEVLÜT OKUTULURDU

Baş sünger avlayanlara ailelerin kız vermek istemediğini çünkü zor ve çok tehlikeli olduğunu belirterek “Biz sünger avlarken sünger avcılığını bırakan dalgıçların aileleri kurban keser ve mevlüt okuturdu. Bu nedenle sünger avcılığı azaldı ve sünger avcılığını bırakanlar 1960’ lı yılların ardından turist taşımaya başladı. O zamanın 8-12 metrelik tekneleri şimdi Bodrum tersanelerinde yapılan milyon dolarlık 50-80 metrelik yatların önünü açtı. Sünger avcıları olmasaydı , mavi yolculuk olmazdı. Çünkü sünger avcıları temiz denizin olduğu en güzel koyları bilir, turistleri oralara götürürdü” diye konuştu.

 

ÜNLÜLERLE BİRLİKTE DALIŞ YAPTI

Denizlerin korunmasında zaman zaman ünlülerin yaptığı çağrıların çok önemli olduğunu belirten Baş “Rahmetli Mustafa Koç Badem ismini verdiği foka yıllarca baktı, farkındalık yarattı. Mustafa Koç, Ata Demirer, Tuba Ünsal ve Cem Boyner ile sık sık dalış yaptım sünger tarlalarının yerlerini gösterdim, Ata halen dalıp bu güzelliklerin korunmasına dikkat çeker” ifadelerini kullandı.

 

 

SÜNGER AVCILIĞINI DÜNYADA  YASAKLAYAN İLK VE TEK ÜLKEYİZ

Dünyanın en kaliteli süngerlerinin Türkiye kıyılarında bulunduğunu belirten Mehmet Baş “Komşumuz Yunanistan olmak üzere birçok ege ve Akdeniz ülkesi süngerden büyük ekonomik kazanç sağlıyor, Çünkü sünger sağlık, ecza sanayi, tekstil ve süsleme sanatında çok ekonomik bir değere sahip. Tarihte tıpbın babası Hipokrates’in Bodrum ve bölgesinde ki süngerlerden tıp alanında yararlandığını biliyoruz. Bu rağmen çok yanlış bilgilerde 80-100 metre derinlikte bulunan sünger tarlalarını korumak amacıyla sünger avcılığını 2005 yılında yasakladık. Tam aksine sünger tarlalarında hasat yaparsanız o bölgeleri canlı tutarsınız bu nedenle süngeri ve  avcılığını alınan yasaklarla koruyamaz bitirirsiniz. Dünyanın en kaliteli süngerleri bizim denizlerimizde ama yine dünyada sünger avcılığını yasaklayan ilk ve tek ülkeyiz” diye konuştu.

 

 

 HEM HAYALLERİNİN HEM HAYALET AĞLARIN PEŞİNDE

Aksona Mehmet açıklamalarında denizlerimizin korunamadığına dikkat çekti. Ege ve Akdeniz kıyılarında dev ağlarla balıkçılık yapan trol ve gırgırların kayalara takılan ağlarını denizin dibinde kaderine terk ettiklerini ve bu ağların denizin dibindeki tüm canlıları oksijensiz bırakarak deniz dibinin çölleşmesine neden olduğunu belirten Mehmet Baş sık sık Aksona isimli 14 metrelik eski süngerci teknesi ile Ege'ye açılarak temizlik yaptığını belirterek  “Ömrüm nefesim yettikçe bu hayalet ağlarla mücadelemi sürdürdüm ve sürdüreceğim, hemen her yıl en az altı ay dalarak oğlumla ve denizcilerle birlikte deniz dibindeki hayalet ağları temizliyorum, her dalışta en az 600 kg.- 1 ton arası yakın ağ çıkartıyoruz” dedi.

 

 

SÜNGERCİLER ANISINA BİR MÜZE YAPILMASI EN BÜYÜK HAYALİM

Yaklaşık altı yıl önce Bodrum Belediye Meydanı’na heykeli dikilen Mehmet Baş , süngerciliği ve kirlenen yok olan denizlere dikkat çekmek için Tarık Akan ile  Lekeli Melek filmi başta olmak üzere TRT’nin ve uluslararası onlarca belgeselde yer aldığını belirterek “Buradaki heykel benim adıma değil geçmişteki tüm süngerciler adına dikildi, ben onların sesi onların derinlerde bıraktığı nefes olmaya çalışıyorum. Gökova’ya Ege’ye açıldığınızda esen tüm rüzgarlarla o sünger avcılarının sesini duyarsınız .Denizlerimiz gittikçe çölleşiyor, bir yandan atıkların denize bırakılması, sahillerin betonlaşması, rant uğruna birbir yok olan koylar. Tedbir almazsak çok değil 50 yıl sonra çocuklarımız bu denizleri de göremeyecek, deniz canlılarını ise sadece müzede görebilecekler. Bu nedenle Bodrum’a süngerciler anısına yapılacak bir müzeye elimdeki tüm metaryalleri bağışlamaya hazırım, ilk olarak Bodrum’daki eski birkaç süngerci teknesi ile limanda canlı bir canlı süngerci müzesi kurabiliriz, yaşayan bir müze olur” dedi.

 

 

UNESCO’NUN YAŞAYAN İNSAN HAZİNELERİ ENVANTERİ’NE KAYDI YAPILACAK

Deniz Ticaret Odası ve Türk Deniz Araştırma Vakfı tarafından UNESCO’ nun Yaşayan İnsan Hazineleri Envanteri’ne kaydının yapılması için geçen yıl başvurusu yapılan Baş gözleri ağlamaklı anlattı. Baş “UNESCO onayladıktan sonra bu listeye girmeyi başaran ilk Türk denizcisi olacağım. Süngerciliğimizi öldürdük, denizlerimiz can çekişiyor, üç yanımız denizlerle çevrili ama tam olarak yararlanamadığımız gibi korumayı da beceremedik. Geçmişten günümüze gelen  süngercilik ve balıkçılık gibi değerlerimizi koruyarak yaşatabiliriz, yasaklayarak değil, bu nedenle keşke Bodrum’un SON SÜNGERCİSİ olmasaydım. 71 yaşındayım ve 70 yılım denizlerde geçti, ömrüm yettiğince denizlerimizi korumaya kollamaya devam edeceğim” diyerek sözlerini bitirdi.

 

 

 




Editör: Yaşar Anter




FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER AKTÜEL Haberleri

HABER ARA

Web sitemize nasıl ulaştınız?


Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
resmi ilanlar
GÜNLÜK BURÇ
nöbetçi eczaneler
YUKARI YUKARI